"CHP SEÇİME HAZIR"

Uzun zamandır iktidarın kötü yönetimi vatandaşı artık çileden çıkartmış durumda. Son dönemlerde yapılan kamuoyu anketlerinin satır aralarında da, sahada da CHP’nin çok önemli bir oy artışı olduğunu görüyoruz.

Genel Başkanı Sn. Kemal Kılıçdaroğlu’nun her fırsatta erken seçim çağrısı yapmasına rağmen iktidar ve ortağı bu çağrıyı duymazdan gelmeye devam ediyor. Nedeni ise yapılan anketlerde bırakın yüzde 50+1’i yüzde 40+1 bile bulamıyorlar.

Burada tabi sadece iktidarın kötü yönetimi değil, CHP kadrolarının tamamıyla sahada olması çok önemli bir faktör. Tüm PM üyeleri, milletvekilleri, örgütleri bölge bölge gezerek çalınmadık kapı bırakmıyor.

Bunlardan birisi de CHP’nin tozunu yutmuş, hatta çocukluğu, gençliği partide geçmiş, kurultayda en fazla oy alanlardan birisi Av. Umut Akdoğan…

İl il, ilçe ilçe, kapı kapı geziyor… Bir gün Doğu da bir gün İç Anadolu da bir gün Akdeniz de…

Sürekli sokaklarda Türkiye’nin gerçeklerini anlatmak için seferber oluyor.

Ben de bu konuyla ilgili kendisiyle sohbet etme fırsatı buldum ve kendisine birkaç soru yönelttim.

umut-akdogan.jpg

***

Partiye emek veren, genç bir CHP PM üyesi olarak il il geziyorsunuz. Yani sürekli sahadasınız. Geçmiş dönemlerle bu dönem arasında halkın CHP'ye bakış açısı nasıl?

U.A - Çok bariz farklılıklar var. Bize dükkanının içinden uzaktan el sallayanlar artık içeri buyur ediyorlar. Hayırlısı olsun diyerek bizi uğurlayanlar artık bu seçimde bu iş tamam diyorlar. Ben 20 yılı aşkın süredir siyasetin içindeyim sahayı iyi gözlemlediğimi düşünüyorum. 2018 seçimlerinde milletvekili adayı iken girdiğim bütün sokaklara, bütün dükkanlara tek tek yeniden giriyorum. O bölgelerde o gün ne tepki aldık hatırlıyorum bugün aldığımız olumlu tepkilerle kıyaslıyor, geleceğe karşı olan umudumu büyütüyorum.

CHP örgütü tüm kadrolarıyla olası bir erken seçime ya da baskın seçime hazır mı?

U.A - Seçime hazırlık bir önceki seçimin bittiği gün başlar. İğne ile oya işler gibi sürer ve sandıklar açıldıktan sonra elimize aldığımız ıslak imzalı tutanaklar parti örgütlerimize ulaşana, seçim sonuçları kesinleşene kadar devam eder. Bu işlem bittikten sonra bir sonraki hazırlık için yeniden çalışmaya başlanır. Süreç böyle işlediği için seçime hazır olunmayan dönem olmaz… Velhasıl Cumhuriyet Halk Partisi, üyelerinden Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na kadar seçime hazırdır.

Olası bir erken seçimde Erdoğan’ın aday olup olamayacağı tartışılıyor. Hukukçu olarak anayasaya göre Erdoğan seçim zamanında yapılırsa aday olabiliyor mu?

U.A - İçinde bulunduğumuz durumda bu meseleyle meşgul olmamamız gerektiğini düşünüyorum. Sandık gelecek vatandaş gidecek oyunu kullanacak ve bu iktidar gidecek. Benim kafamdaki tek şey budur. Bunun dışındaki bütün tartışmalar iktidarın suni gündem belirleme taktikleridir.

Seçim barajını yüzde 7’ye düşüreceklerini duyurdular. Seçime girmeden seçim yasasını kendi lehine olacak şekilde değiştirebilirler mi? Buna CHP’nin tavrı ne olur? Değiştirseler bile sizce bu kadar kötü yönetimden sonra hala seçimi kazanabilirler mi?

U.A - Adalet ve Kalkınma Partisi’nin iktidarda bu kadar soruna rağmen bu kadar uzun yıllar kalabilmesinin en önemli nedenlerinden birisi sıklıkla “Seçim Yasası” ile oynamasıdır. Bizim 1999 yılında girdiğimiz seçimin kurallarıyla 2009’da girdiğimiz seçimin kuralları başkadır. 2009 yerel seçimlerinin kurallarıyla 2019 seçimlerinin kuralları da değişmiştir ancak onca değişime rağmen 2019 yılında yerel seçim zaferi bizim olmuştur.

Biz eğer 1999’un kurallarıyla yani bütün şehir yasası çıkmadan örneğin Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı için Evren, Nallıhan, Kızılcahamam’da oy kullanmadan seçime gitseydik daha önce de bu seçimi kazanırdık.

Bunu yaptılar ve şehirlerin ceplerindeki oyları da büyükşehir belediyesi oylarına sayarak o hamleyle sadece sürelerini biraz daha uzattılar. Daha sonra AK Parti ile MHP’nin oylarını üst üste koyup 2-2 daha dört eder dediler oda olmadı… Siyasette pabuç ayağı sıktı mı ne yaparsan yap kar etmez.

***

Sn. Kemal Kılıçdaroğlu, Çorum ziyareti sırasında AKP üyesi olduğu öğrenilen bir kadının tepkisiyle karşılaştı.

Kılıçdaroğlu olayla ilgili, “Kabahat bu kadın da değil. O kadını bu pozisyona taşıyan siyaset anlayışında.” dedi.

Türkiye neden böyle oldu? İktidar neden insanları ayrıştırıyor? İnsanları ayrıştırınca iktidar ne kazanıyor?

İnsanlar artık bu söylemlerden bıkmadı mı? Sizin de bir hukukçu olarak dediğiniz gibi siyaset artık "barışçıl dil"i haketmiyor mu?

U.A - Havuz medyasının her yayın organının ayrı ayrı derecelerde saçtığı bir nefret var. Bazı kanallar daha az bazı kanallar daha çok bazı kanallar ise en çok nefret saçanlar… Eğer bu havuza düşüyor bunları okuyor bunları izliyorsanız bir süre sonra ruh halinizi bunlara göre ayarlarsınız. Bizim ülkemiz bu değil bizim anlayışımız bu değil bizim bakış açımız bu değil ben bunları hala bir azınlık olarak kabul etmek istiyorum.

Önceki ve Sonraki Yazılar