CHP İzmir'de kongre heyecanı

EGE’NİN SESİ/ CANSU TEMİR- Cumhuriyet Halk Partisi İzmir İl Kadın Kolları Kongresi bugün Selahattin Akçiçek Kültür Merkezi’nde gerçekleşiyor. 3 adaylı bir yarışın olacağı kongrede, mevcut Başkan Nurşen Balcı, eski başkan Özgün Utku ve kadın kolları eski İl Yöneticisi Saniye Bora Fıçı sandığa gitti. 

Sayımın sonuçlanması ile birlikte 167 oy ile Başkan Balcı güven tazeleyerek, yeniden Kadın Kolları İl Başkanı oldu.

Başkan Balcı güven tazeledi...

Listelerin belli olmasının ardından sandığa giden kadınlar oylarını kullandı. Sandıklar kapandı, sayım yapılıyor...

Listeler belli oldu...

CHP’li İzmirli kadınlar, bugün Selahattin Akçiçek Kültür Merkezi’nde yapılacak kongreyle yeni başkanını seçecek. 3 adaylı bir seçim yarışına sahne olacak kongrenin açılış konuşmasını yapan mevcut başkan ve aday Nurşen Balcı, Divan Kurulunu oylamaya sunarak oluşturdu.Divan Başkalığını Kadın Kolları Genel Sekreteri Ayfer Cömert yapıyor.

Başkan adaylarının konuşmaları: 

"Biz kadınlar karıncalar gibi çalışıyoruz"

'En büyük başkan bizim başkan' ve 'Durma ilerle emekçiler seninle' sloganları ile kürsüye konuşma yapmak üzere çıkan ilk isim mevcut Başkan ve aday Nurşen Balcı oldu.

Balcı konuşmasında; "CHP'nin atom karıncıları olan değerli kadınlarımız, Türkiye yüzyıl öncesinde olduğu gibi yine zor günler geçiriyor. Ülkemiz yine parçalanma tehdidi ile yüzyüze ve bu kez saldırı toprağına değil  saldırı kardeşlik bağlarına. Bu defaki saldırının planlayıcıları da aynı. Bunların dünkü adları yedidüveldi. Bugünkü adları ise emperyalizm. İsimleri önemli değil  niyetleri hiç değişmedi. Hesap edemedikleri ise, kimi Rumeli'den kimi karadeniz'den kimi Diyarbakır ve Siirtten kimi Kayseri kimi Erzurum ve Karstan kimi İzmir'den bir araya gelmiş dilleri ayrı olsada gönülleri bir ortak paydada olan vatan için atan Mehmetçik ve tarihin bu vatana emanet ettiği Mustafa Kemal Atatürk'tür. Atatürk 'Ben size taarruz etmeyi emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum' sözleri ile yalnızca düşmanı yenmemiş farklı kültürleri bir araya getiren bir ulus yaratmıştır. 

M. Kemal Atatürk'ün  bu mücadeleyi yaparken onunla birlikte ön saflarda yer alan çok syıda kadınlatrımız da vardı. Ruhları şad olsun. İştte şimdi; bizlerin onlara layık torunlar olduğumuzu göstermenin tam zamanı. 
Bugünde ülkemiz ateş çemberi ile kuşatılmış durumda. İktidara sahip olanlar ise gaflet içindeler. İktidar sahiplerinin bilgisiz vizyonsuz para ile ifade edilen şeyleri her türlü değerin üstünde gören açgözlülüklerini ve bir gün fazla iktidarda kalabilmek için vermeyecekelri taviz olmayan bu iktidar sahipleri ülkemizi uçurumun kenarına getirmiştir. AKP iktidarı bu günahlarının bedelini ödememek için hukuku rafa kaldırmış, demokrasiyi askıya almış, ülkeyi KHK'lar ile sonu belirsiz bir karanlığın içine soköuştur. Oysa ki AKP iktidara geldiğind e3 Y ile mücadelle edeceğini söylemişti. Yolsuzluk, Yasaklarla mücadele ve yoksulluk. Ülkemizi getirdikleri nokta apaçık ortada. Çıktıkları tv'lerde yüz ifadelerinden de ne kadar korktuklarını görüyoruz.

Nİye bizden korkuyorlar? Çünkü bizler partimizin ilkelerine sonsuz sevgi ile bağlıyız. Hiç bir şeyden korkmadan kapı kapı dolaşarak partimizi ve CHP iktidarında neler yapacağımızı anlatıyoruz. Biz kadınlar karıncalar gibi çalışıyoruz. Bizlerden ne kadar koktuklarının en somut örneği de Sayın Canan Kaftancıoğlu'na yaptıkları saldırılardır. Bizler İzmirli kadınlar olarak Kaftancıoğlu'nın her zaman yanında olacağız. CHP'nin iktidar olabilmesi için bütün sosyolojik ve siyasi koşullar mevcuttur. Yeter ki birbirimize güvenelim, yeter ki karıncalar gibi olalım. Partimizin bütün etkinliklerinde biz kadınlar varız. Belediyemizin bütün etkinlerinde biz kadınlar varız. Ve nihayet nerede CHP etkinliği var ise bizler oradayız. Bu nedenledir ki AKP iktidarı, CHP'li kadınlardan korkuyorlar. 

2019'da CHP'nin Altıoklu bayrağını iktidarın zirvesine bizler dikeceğiz. Bu inançla birlikte yarışacağımız arkadaşlarıma başarılar diliyorum. Kazanan CHP olacaktır" ifadelerini kullandı. 

"Birlik olmak zorundayız "

Balcı'nın ardından konuşma yapmak üzere kürsüye çıkan Saniye Bora Fıçı; "Ben sadece ülkenin genel sorunlarına değil de İzmir kadın kolları başkan adayı olarak ne yapacağımdan söz etmek istiyorum . Ülkemizde cinsel kimlik ve kadın bedeni üzerinden yapıaln siyasetin hepimiz farkındayız. Bunu bilerek aday oldum. Yüreğimizle bedenimizle İzmirli kadın kimliğimizle sokaklarda olacağız. Şort da giyeriz türban da takarız diyerek çalışmalarımız sürdüreceğiz. Burada içimden geldiği gibi konuşacağım. Bugün yine gönlümle karşınızdayım.  Ülkemizin önündeki akranlık süreci hepimiz biliyoruz. 2019 miladı var önümüzde bu süre içidne 1.5 yıldan beri KHK ile haberimiz olmadan Resmi Gazetede yayımlanarak yönetiliyoruz. Öğrendiğimizde ise geçmiş oluyor. Bunları çıkarmadan önce iktdar deli saçması bir konu ortaya atıyor insanların bu odaklanmasını sağlayıp istediği KHK’ları çıkarıp dayatıyor. Dolayısıyla işimiz zor. İzmirli kadın olmanın rahatlığı ve özgürlüğü Anadolu’nun hiç bir yerinde yok. Diyarbakır ve Mardin’den de biliyorum. İnsanlar tek başına sokakta can güvenliği kokrusuyla mücadele ediyor. Biz lüks içinde keyifle kılık kıyafetimize kimse karışmadan sokaklarda çalışıyoruz. Bu özgürlük İzmir’de kaybettiğimiz 8 ilçeyi almamıza mani olmayacak. Her şey  takvim normal işlerse mart ayında yerel seçimlere başlıyoruz. Pazartesi'den itibaren, kazanan arkadaşımız kim ise çalışmalara başlamak zorunda. 

Kendi adıma şunun sözünü veriyorum mevcut başkanımızdan da bunu bekliyordum. Pazartesi günü ben ekibime bu ipi göğüslersem önce Nurşen hanım ve Özgün hanımı davet edip kahvemi içip basına o fotoğrafı vereceğim. Biz artık bu dakikadan sonra örgütün hiç bir kademesi küslük darıldık, kırıldık,listede varım yokum deme lüksünü yaşayamayız. Birlik olmak zorundayız 8 ilçeyi almak kolay değil. Salı ve çarşamba günü 3 günlük çalıştayımızı gerçekleştireceğiz. Birbirimizi İzmir kadını olarak başkan ve yöneticileiryle geçmiş dönem başkan ve yönetimlerle bir araya gelip biz neyiz neresindeyiz bu sürecin ilçeler bazında sorunlar nedir masaya yatırıp çalışma programı oluşturamazsak hiç bir şey fark etmeyecek. Benim Kınık sorunun bilme şansım yok. 30 ilçe bir arada bölgesel sorunları tartışıp masaya yatırmazsak 2019 biraz sıkıntılı geçer. Ben salonda ve sokakta görüyorum 1919 ruhunun 2019 yılına taşınmasını sağlamadığımız sürece hiç kusura bakmayın, boşa da burda konuşmayalım bir şey yapamayız. Genel Başkanımızn kadın buluşmasında söyleminde karar verdim. 5 Aralıkta Genel Başkanımız Fatma Köse’nin konuşmasında ‘Ben salona girdiğimde kendimi çiçek bahçesinde 16 yaşında bir genç hissettim. CHP’li kadınlar 2019 yılına damgasını vurcak’ dedi. Bu söylem Genel Başkanımızın Kadına verdiği değerin ayrıca bir göstergesi. Hepimiz söz verdik. Tutmak zorundayız. Kendim ve ekibim adına söz veriyorum. Ne olursa olsun bu bir yarış. 2 kıymetli arkadaşım sürdürüyor. İkisini de tanıyoruz saygımız sonsuz. Bu yarış akşam üstü sonuçlandırdığında biri kazanacak. 

Ekibimizle her zaman yanında olmaya bu kadar kadının içinde söz veriyoruz. Eğer etnik kimlik üzerinden kadının kişisel özellikleri üzerinde ya da insan hakları üzerinden siyaset yaparsak sonuç elde edemeyiz. Öncelikle buna dur deyip birleştirici olmamız gerekiyor. Bu nedenle karşınızdayım sadece İzmir kadınını örgütlemek için adayım. Ne genel siyasette, ne de yerel de burayı bir basamak olarak kullanma. Gibi bir derdim yok. Hiç bir yere aday değilim. Bu koltuğu sadece ve sadece iki evlat annesi olarak talibim ve evatllarımın gelecek kaygısıyla sonuna kadar 7/24 çalışmaya ve tüm örgütü samimiyet yürekle bir arada ve yanımda tutmaya söz veriyorum. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün bize bir çok ülkeden önce verdiği seçme ve seçilme hakkı için şükran ve minnetle anıyoruz. Bu kürsüde çıkıp konuşabiliyoruz. İstediğimiz her yere aday olabiliyoruz. Bizim İzmir olarak kendi içimize kadın politikası konusunda yetiştirmemiz gerekiyor. Cinsiyet kotasına uyulmasını sağlamamız gerekiyor. Neden 30 ilçenin 10’u kadın başkan değil. Neden bizim öz kadın arkadaşlarımız yeterli sıraya neden yerleşemiyor. Şapkayı önümüzde koyacağız masaya yatıracağız. Kadınlara da örgütsel anlamda sıkıntımız var. Planımız buna göre yapmalıyız. Broşür dağıtmanın dışına çıkmalıyız. Tüm kadınların insana değebilmeyi öğrenmesi gerek. Çalışma ve eğitimleri tamamlamadığımız sürece sokağa çıkmamızın anlamı yok. Broşürü aracın silgecine koyup alan çalışma yaptığımız düşünürsek böyle olmaz. Broşürlerimizin yere atılmasından esef duyuyorum. Broşürde ne yazdığını okuyacak. Kişinin ihtiyacını belirlemez ve ona dokunamazsak emekli bir insana biz ülke ekonomisinden söz edersek boş. Ama emekliye partimizin emeli maaşı ile ilgili programını anlatabilirsek o insan sirayet edecektir. Sempati duyduğu siyasi partiye oy vermekle başlamak lazım. 24 yönetim kurulu, 26 kurultay delegesi toplam 50 kişi tüm ilçelere yetişmek zorundayız. Ağımızı genişletmek zorundayız. Geçmiş  geçmişte kaldı. Kimsenin hiç kimsenin kadın ya da erkek işaret ettiği bir aday değilim. 30 ilçenin 30’unu da tek başıma eşimle dolaştım. İnsanlar beni bir yerelere angaje etmesinler diye. Kadınların bu kez, özgür iradeleriyle karar vereceğine olan inancım sonsuz. Dayatmalara karşı çıkmadığımız sürece salonda kim kazanırsa kazansın hiç bir şey değişmeyecek. Erkek kadın yan yana yürüyeceğiz. Gençlik yanımızda olmazsa asla olmaz." şeklinde konuştu. 

"Duruşumuz, ideolojimiz nettir"

Son konuşmacı olarak kürsüye gelen Özgün Utku; "Öncelikle  neden aday olduğumu açıklamak istiyorum Yılbaşından önceki pazartesi gün. 696 sayılı KHK yayınlandığı ana kadar adaylığa dair bir fikir yoktu.  Yolda bir gün biz giderken sadece demokratik protesto hakkımızı kullanıyoruz diye bir vatandaşın bizi çat diye alnımızdan vurmasına razı olmamız demektir. Böyle bir kurşunla belki yarın bir evladımızı kaybettiğimzide o adamın elini kolunu sallayarak özgürce gezmesi demektir. Bunu kafama çok tatkım. PM üyelerimizin ifade çağırılması kararı 2. Belediye başkanımıza yapılanlar üst üste bize koşar adım gelen bir şeyi tarif ediyor. Zor. Çok çok zor mücadele ile geçecek gerçek ideoloji isteyen dik duruş isteyen kolkola yola çıktığımızda yanımızdakinin durmayacağını dönmeyeceğini, sendelemeyeceğini bildiğimiz uzun yol arkadaşlığı isteyen günler geliyor. Bunun altını çizmek istiyorum. bu göreve adayım. Çok zor geçecek uzun kara günlerde bu örgtün bir yerden biyere taşımak züere gece gündüz 24 saat bildiğiniz gibi yaşadığınız gibi oturmaksınız Kınık bize kapı komşusu Beydağ çay içmek için alanda olmak her gün her gece alanda olmak için adayım arkadaşlar. Neler yaptıysak birlikte yaptık. Yapacağımız şeyleri anlatırsak belki sizde de görüş olur. CHP olarak biz engellilerle seçildiğimiz günden itibaren yerimizi tarfi ettik. CHP yanınızda dedik. Her etkinlikte her dayanışmada CHP yanınızda dedik. Hiç bir şey istemedik ve söylemedik. Sizler topladınız mavi kapakları sizlerin kapaklarınızla  3 yıl içinde 32 tekerlekli sandaye verdik.Bu çalışmalar ensafa gittiğimizde vesiledir.  Kadınlar çalışıyor diye algı oluşturmak için fırsattır. O kapaklarla tekerlekli sandalye vereceğimiz ailelerle iletişim kurmak üzere ziyaret etmek üzere fırsattı. Bu fırsatı defalarca kullandınız. Teşekkür ediyorum emekleriniz için. 

Seçildikten sonra oruçlar başladı. Sofrada bizim tuzumuz olsun dedik sandıkta oy oranı düşük evlerde sizlerin yemeklerinizle iftar açtık dertleştik. En az oy aldığımı oy aldığımı sandıktan bir kapıyı siz kendinize açtırdınız. Her ilçede kapılar sizlere açıldı. Dostlukları başlattınız. Tekrar tekrar giderek o sandıklarda bir adım ileriye gitme adına karınca gibi emek verdiniz. Teşekkür ediyorum. 

Gezi olaylarında Gündoğdu’ya çadır kurduk. Durduğumuz yeri olay sıcakken ve insanlar ayaktayken, neyin yanında neyin karşısında neyin tarafında olduğumuuz net , dimdik ideolojimiz yansıtarak gösterdik. 30 gün boyunca sizler evlerde yemek yapıp ordaki gençlere anne yemeği diye ikram ettiniz. Vesile oldunuz. 110 kadınla bilrikte İstanbulda’ki kırmızılı kadına gönderme yaparak kırmızlar gidik önümüze gavur izmirli çapulcular yazdık. Grubumuza girdik o günden beri meclise giremiyorum. Ama bu bizi pes ettirmez. Yarın aynısı olsun aynını sizlerle gerçekleştirmek üzere adayım. Asla durmak yok. Duruşumuz, ideolojimiz nettir. Hayata yansıtırız ideolojiyi. Yaşarız yaşatırız. O çadır zamanında orda gördük Atatürk müzesi kapalıydı. 2.5 yıl olmuştu bizfark ettiğimzide. Açılması için 10 kasımda sizlerle birlikte O zamanki Vali açılacak demişti. Önce de AKP’li vekil de başka bir tarih vermişti o tarihler geçmişti. 10 Kasım’da vali doğru söylemiştir deyip gittik ama kapı duvar. Biz sizlerle birlikte valinin beyanat verdiği gazeteyi okuduk yalancı çoban dedik. Vatandaşa doğruyu. Söylememek serbest yalan söylüyorsun demek suç. Hapis cezası aldık. ciddi bir ceza talebiyle başladı. ADD derneklerine teşekkr ediyorum. Atatürk’ün evladı olmaktan gurur duyuyorum. Ciddi mücadele verildi. Valinin tayini çıktı ensonunda hapis cezası aldım fakat, Eğer Atatürk’e dair tekrar yapmam gereken en ufak birşey olursa bu konuda bodozlama gideceğimi biliyorsunuz. Dün gittim, bugün giderim, yarın da gideceğim. Biliyorsunuz. 

Gençlik kotasından gelen arkadaşımız gençlik kolları toplantısına dahil ediyorduk. Gençlik kollarından iki arkadaşımızıda davet edeceğiz nasıl et ile tırnak birbirinden ayrılamazsa gençlik kolları ve kadın kolları ayrılmaz parçadır. Böyle yürüdük böyle yürüyeceğiz. Gençlik kollarımızda her zamanki gibi derdimizi geçlere gençler anlatsın istiyoruz. CHP İzmir’de iktidarda fakat 8 belediye bizde değil. Daha önce yapmıştık  haftada en az bir gün belediyemiz olmayan ilçelerde kız kardeşerlimizle alan çalışması yapacak. Belediyesi olmayan ilçelerde genişletilmiş kadın toplantılarımız oralarda yapacağız.  Kendilerini asla yalnız hissetmeyecekler. Asla CHP’nin iktidar olduğu ilde olduklarını unutmayacaklar. Bizim yanlarında olduğumuzu yaparak göstereceğiz. Gösterdik aynını yapmaya devam edeceğiz. Daha önce yaptıklarımıza ek olarak Kurultay delegelerimiz daha aktif kullanmak için 26 kişilik listeden komisyon kuracağız. Sizler de kurmalısınız. Daha önce görev yapmış isimlerle de komisyon kuracağız. Tüm emareler görünüyor diyordu ya şair. Bize koşa koşa baskın seçim geliyor. Baskın seçim için bizler pazartesi sabahından başlamak üzere hazırlığımıız yapacağız ve alana çıkacağız" ifadelerini kullandı.

"Ya hep birlikte var olacağız ya hep birlikte yok olacağız"​

Dİvan Başkanlığının oluşmasının ardından ilk konuşmacı olarak kürsüye çıkan CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Fatma Köse, "İçinden geçtiğimiz karanlık dönemin hepimiz farkındayız. Son 15 yılda ülkemizin geçtiği, kadın adına yaşadıklarımızın hepimiz farkındayız. Kadın tacizlerinin, cinayetleirnin artaraka devam ettiği, son dönemlerde küçük yaşta kadın evliliklerin ve çocuk hamileliklerinin arttığı çok karanlık bir dönemi yaşıyoruz. Bu nedenle  kadın örgütüne, biz kadınlara en büyük görev düşüyor. 2019'a giderken bizim bu ülkenin geleceğine borcumuz var. Atatürk'ün bize vermiş olduğu haklar için bu ülkeye borvcumuz var. Kazandğımız haklardan vazgeçmeye niyetimiz yok. Birbirimizi aşağı çekmeden yolumuza devam etmek zorundayız. Ya hep birlikte var olacağız ya hep birlikte yok olacağız. Bu seçimler gelip geçici. Lütfen kadın olarak bahane üreten insanlar bu kadrolara aday olmasın. Biz kurtuluş mücadelesi veriyoruz. Bu mücadeleyeyi verirken ayrışmaya hiç kimsenin hakkı yok. Benim sizden isteğim davanıza inanın. Bu davaya inanmayanlar lütfen yer almasın alanlarda. Farklı düşüncede olanlar koltuk savaşında olanlar alanlara çıkmasın. İyi bir siyasetçi ne söyleyeceğinden çok ne söylemeyeceğini bilmek zorundadır. Bugün Anadolu'da tek başına mücadele veren kadınlarımız var. İzmir gücüne inansın gücüne güvensin. 

2019 seçimleri kadınlatın elinde şekillenecek. O yüzden sorumluluğumuz büyük. Lütfen gücünüze inanın. gücünüze inanırsanız başarı bizimdir.  Dedikoduları bir tarafa bırakarak, güçlü bir şekilde yolumuza devam edersek başarı bizimdir. Bizler için kadınlar için geleceğimiz için çocuklarımız için karanlık gelecekten kurtulmak için hayatınızı ortaya koymak zorundayız. benim lügatımda yorulmak yok. 24 saat bana yetmiyor, size de yetmesin. ya hep birlikte var olacağız ya hep birlikte yok olacağız 2019 seçimlerinde. 
3 pırıl pırıl arkadaşımız yarışacak bugün. Kim kazanırsa birlik içinde yol alacağız. Bu bir hizmet yarışıdır. Bu ayrışma değil. Biz 3 yoldaşımızla birlikte bu partinin geleceğine hizmet etmek için yarışıyoruz" ifadelerini kullandı. 

"Anayasa yok sayılmış durumda"

CHP İzmir İl Sekreteri Birgül Değirmenci OHAL’in uzatılmasına tepki gösterdi. Tek adam rejimine doğru yapılanmanın söz konusu olduğunu söyleyen Değirmenci “18 aydan beri OHAL ile ülke yönetilmekte. KHK ile haklarımız elimizden alınmakta. OHAL koşulları anayasada açıkça belli. Anayasa yok sayılmış durumda. Anayasa Mahkemesi kararları yok hükmünde. 2019’a giriyoruz. OHAL gölgesinde gireceği belki. Referandumu da OHAL gölgesinde yaptık. Bu süreçte ne yazık ki her türlü devlet yetkisi kullanılarak seçim ihlal edildi. Tanımadık. AİHM'E başvurduk. Kadın erkek demeden kamu çalışanlarında ihraçlar gündeme geldi. Okullar kapatıldı . Eğitim imam hatipleştirildi. Üniversiteler kapatıldı. Şu anda fiili tek adam diktatörlüğü yaşıyoruz. Dünyanın yarısını kadınlar oluşturuyor. Mücadele içinde yer alırsak eminim ki biz her şeyi başaracak güçte olacağız.  Burada yapılacak seçimde sadece İzmir kazanmayacak, Türkiye kazanacak. Kimsenin rakip olmadığını göstereceğiz” ifadelerini kullandı.

"Hiç birimiz hepimiz kadar güçlü değiliz"

CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay, "3 arkadaşımıza da başarılar diliyorum. Biz barış ve yarış istiyoruz. 15 yıllık AKP karanlığını herşeyden önce kadınların mücadelesiyle birlikte aşacağız. Buradan yükselecek ses, buradan vereceğimiz mesaj herşeyden önemli. Bu iktidarın en büyük zararı kadınlara oldu. 2017 yılında 406 kadın cinayete kurrban gitti. Bunun için kadınlarımız mücadele ediyor evet ama yetmez, bu kadın cinayetleri bir erkek sorunudur.Türkiyr'nin erkek sorunu vardır. Bu bilinçle bizle omuz omuza hareketetmeliyiz. Ben önümüzdeki dönemi omuz omuza aşacağımıza inanıyorum. Hiç birimiz hepimiz kadar güçlü değiliz. O yüzden CHP içinde tek yürek olamaya ihtiyacımız var" ifadelerini kullandı. 

"Ön seçimleri savunun arkadaşlar"

İzmir Milletvekili Atilla Sertel; "CHP'de kadınların başarısının en önemlilerinden biri de istanbulda taçlanmıştır. Canan Kaftancıoğlu hiç kimseden icazet almadan, kimseye mutaç olmadan aslanlar gibi çıkmış ve Türkiye'de kadınların guru olmuştur. CHP tarihinde seçimle gelen ilk kadın il başkanı olarak adını yazdırmıştır. Geçmişte attığı atmadığı tweetlerle yıldırılmaya çalışılmıştır. Bir kadın yoldaşımıza açıkca bir saldırı başlatmışlardır. İstanbul sosyal demoktratların olacaktır. 

Sizler siyasetin önderlerisiniz. Hiç bir erkeğin yada siyasetçinin size şöyle yapın demeye hakkının olmadığını biliyorum. Ama ön seçimleri savunun arkadaşlar. Önce parti içinde demokrasi uygulamamız lazım. İzmir'in kadınları var, gençleri var, yetişmiş siyasetçileri var. Onların ön seçimden çıkıp Ankara'da savunacağı sistemi savunun arkadaşlar. 1 kontejyan İzmir'e yeter. Örgütün seçtiğini demokrasiyle taçlandırmalıyız. Ayrıca yerel yönetimlerde Belediye Başkanalarımızı da örgüt seçmelidir" şeklinde konuştu.

"Kadın Kolları ve Gençlik Kolları bir yan örgüt değil esas örgüttür"

"Öncelikle bu kadınların simgesi olan mor renkli fötr şapkasını takmaktan sevinç ve mutlukluk duyuyorum" diyerek konuşmasına başlayan İzmir Milletvekili Musa Çam, "Dünyada kadın ölümlerin dünyada bitinciyiz. bu bzim kabul edebileceğimz bir şey değil. Tükiye'de akıl almaz bir silahlanma mevzuttur. bizim bu silahlanmaya karşı dur dememiz gerekiyor. 
Sizler partimize önemli derecede katkı veren insanlarsınız. Ama yüzde 30 kotasını kabul etmiyoruz. Bunun yüzde 50 olması lazım. Bu tüzükle olacak iş değil. Bunun kavgasını vermeniz gerekiyor. Bugünkü tüzükte konuşma hakkı var ama oy hakkı yok. Kadınların ve gençlerin ana kademede oy hakkı olması sağlanmalıdır bu değiştirilmelidir. Kadın kolları ve Gençlik kolları bir yan örgüt değil esas örgüttür. Hiç bir şey yukardan verilmez. Direne direne kazanacaksınız, kazanacağız arkadaşlar. Biz erkeklerinde sadecerkek ağırlıklı bir parlemonto listesi olması değil  kadın arkadaşlarımızla birlikte bu mücadeleyi sürdürmemiz lazım. Ya hep beraber ya hiç birimiz arkadaşlar. Aday olan arkadaşlarımıza başarılar dilyorum. Yolunuz açık olsun" dedi. 

"Ülke elden gitti mantığıyla bakmayalım, heyecanımızı koruyalım"

İzmir Milletvekilili Özcan Purçu; "Herkes ön seçimi savunuyor ama ben kontejyandan geldim. Genel Başkanımız beni koydu. Ama ön seçimi bende savunuyorum kontejyandan gelmiş biri olarak. Ön seçim olsun bende gideceğim ve elimden geleni yapacağım. Ülkemizin durumu malum. Çok üzülüyorum. Ben yarınları görmüyorum. Meclis'te çırpınıyoruz vekillerimizle ama sanki elimiz kolumuz bağlı. İlerleyemiyoruz. Araştırma önergesi veriyoruz geri geliyor. Ne yaparsak yapalım geri fgeliyor. Çünkü sayımız az. Beni halk buraya hizmet etmek için gönderdi. 
2019 son şansımız arkadaşlar. ya kazanacağız ya da bittik. Cumhurbaşkanı ne derse o oluyor. Bakanlar da hikaye. Bizim dediğimiz olmuyor. Bakanların dediği olmuyor. Bir kişi KHK ile yürütüyor. Şu İzmir'in enerjisini Doğu'ya göndermemiz lazım. 
Bu seçim çok önemli. hepimize çok iş düşüyor. Eğer beni seviyorsanız eğer sizden bir şey rica edeceğim. Kavga tartışma olmasın. Sevgi saygı duyalım. Dedikodu yapmayalım. Ülke elden gitti mantığıyla bakmayalım, heyecanımızı koruyalım. Tek kişi bile kalsak mücadele edelim. Ben 15 sene önce üniversiteyi bitirdiğimde biliyordum Milletvekili olacağımı. Şimdi de biliyorum ki 2019'da iktidar olacağız" ifadelerini kullandı. 

Kimler katıldı

İzmir Milletvekilleri Mustafa Balbay, Atilla Sertel, Özcan Purçu ve Musa Çam, YDK üyesi Şehrazat Mercan, Kadın Kolları Genel Başkanı Fatma Köse, Narlıdere İlçe Başkanı Şahin Fırat, İzmir İl Sekreteri Birgül Değirmenci, PM üyesi Mustafa Moroğlu, İl Başkan Yardımcısı Ali Çalışkan, Bornova İlçe Başkanı Nevzat Kavalar,

Kongre salonuna dair notlar...

Kongre salonuna erkenden gelen başkan adayları birlik pozları verdi.

Öte yandan salona ilk gelen isimler arasında CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay yer alıyor.