Abdurrahman Dilipak

Abdurrahman Dilipak

CHP istemese de!

CHP istemese de!

Sonuç ortada. CHP istemese de, Anayasa değişikliği TBMM’de kabul edildi. Sıra şimdi referandumda..

Bunun için asgari 330 oy gerekli idi. Değişiklik AK Parti ve MHP oyları ile 340 civarında bir oyla kabul edildi. CHP ve HDP koalisyonu ancak 136 civarında kaldı. Ortalama 5 oy da boş ve geçersiz çıktı..

Kamuoyu araştırmalarında destek % 65 gibi gözüküyor. Ben bu rakamın daha da artacağını düşünüyorum.. Bu kampanya sürecinde CHP’nin etkin bir kampanya sürdürmesi beklenmiyor. AK Parti alanda tek kale oynayacak.. MHP de bu işe asılmayacak. HDP’nin zaten hiçbir şansı yok. HDP’nin aleyhte kampanyası AK Partinin işine yarar. Saadet Partisinin de konuyla ilgili bir kampanya düzenleyeceğini sanmıyorum.

CHP’nin afiş, televizyonla sınırlı bir kampanyası olacak. “Diktatörlük” diyecekler, “Rejim değişikliği”nden söz edecekler.. CHP ne derse desin, kendi geçmişinde “daha vahim bir durum” mutlaka vardır, o konu gündeme gelecek ve o konu tartışılacaktır..

CHP’nin geçmişte “yemediği halt” ve “zulmetmediği ahali” kalmamış..

Referanduma kadar sussalar olmayacak, konuşsalar olmayacak. Ne yaparlarsa yapsınlar sonuçta kendi aleyhlerine olacak.

Sırada YSK’nın açıklayacağı referandum takvimi var. Ama bir başka sorun daha var. Büyük ihtimalle CHP bu Anayasa değişikliğini, bir sonuç alamayacağını bile bile Anayasa Mahkemesine götürecektir konuyu. İyi, onu da denesinler, bir de oradan alsınlar cevaplarını.. Anayasa mahkemesinin CHP’nin talebi yönünde oy karar vereceğini sanmıyorum..

CHP zaman kazanmaya çalışıyor. İşi yokuşa sürmekten sadistçe bir zevk alıyorlar herhalde. Ama tabi bu şekilde halk nezdinde daha fazla itibar kaybedecek..

Burada Cumhuriyetçileri görüyoruz, ABD’de Cumhuriyetçi başkana karşı çıkan Demokratların hali ortada.. Bu işin Demokratı, Cumhuriyetçisi yok.. Sonuç ortada. ABD’nin 45. Başkanına karşı Demokratlar “Trump’ı öldür” diye kampanyalar düzenliyorlar..

Trump ilginç biri. Alman kökenli ama İngiliz hayranı.. NATO ve AB’yi ciddiye almıyor. Ama yeni yol haritasında İngiltere ile kol kola girecek gibi.. Almanya zaten Amerikan ve İngiliz derin devletinin operasyon üssü. Almanya’da bir Amerikan, İngiliz, İsrail, Vatikan ittifakı Trump’a istediğinden fazlasını vadediyor.. Fransa’yı hesaba katmıyor. Almanya üzerinden Kuzey Ren Westfelya Başpiskoposluğu üzerinden Vatikan’la temas kurması zor değil. Almanya’daki İsrail varlığı da önemli.

PKK ve PYD’ye destek verenler aynı zamanda CHP’yi de destekliyorlar. Tabi FETÖ’yü de.. CHP onların, onlar da CHP’nin umudu. AB den sağladıkları desteği NATO’dan da bekliyorlar. Onun için “rejim değişikliği” ve “diktatörlük” konusuna daha çok vurgu yapacaklar.. Onlar CHP’den bu pası bekliyorlar. Malum medya da tetikte bekliyor. Erdoğan’ı Kaddafi’ye, Saddam’a benzetmek istiyorlar.. Darbeye darbe, darbeciye darbeci diyemeyenler, Baradey ve Tony Blair’i Sisi’ye danışman yapanların böyle bir planları var.

CHP’lilere bu durumda “Papatya falı” açmak kalıyor.. Hani Kemalistler Mustafa Kemal ile ilgili 19’lu bir sistemden söz ediyor ya. Ebced hesabı ile Trump’ı hesaplayayım dedim, bakın ne çıktı: Trump 45. Başkan seçildi ya. 4+5=9, 2016’da seçildi. 2+1+6=9. “9” Ebced de “son” kabul edilir!?.. Trump 1998’de “54” diye bir film çekmiş. “54” 45’in tersi. New York’ta bir diskoda geçen bir olayı anlatan filmin adı ilginç. 2 saatlik iddialı bir film birileri tarafından “çürük domates” ödülüne layık görülmüş..

ABD olmadan, NATO olmadan derin devletçilerin, darbecilerin işi zor.. Trump açık sözlü “hepinizin canı cehenneme, sizinle uğraşacak vaktim yok” diye, birileri çevresinden kovacağa benziyor.. “ABD’yi iki kez yeniden inşa edecek trilyonlarca dolarlık bir serveti Ortadoğu’da kaybettik” diye düşünüyor.. Ya da bakalım, hani “bekâra karı boşamak kolaydır” derler ya, dün halkın arasında söyledikleri ile Beyaz Saray’a oturduktan sonra söyleyecekleri arasında farklılık olacak mı?

Biliyorsunuz, “servet ve iktidar dönüştürür”. Herkes servet ve iktidarı ülkeyi ve başkalarını dönüştürmek için ister, ama ona sahip olduktan sonra o, kendine sahip olanı dönüştürür. Bu, adına “reelpolitik” denen şeyin Trump döneminde ne ölçüde etkili olacağını hep birlikte göreceğiz.. 

Hele önce şu Gülen konusundaki tavrını bir görelim. Bu bizim için emsal teşkil edecek.. Ardından PYD ve PKK konusunda izleyeceği politikayı bir görelim. Rusya, Çin, İsrail politikasını, Suriye, Irak, Afganistan, NATO ve AB konusundaki politikasını bir görelim..

Şu günler sürekli brifingler alıyor olsa gerekir. ABD’yi yeni tanıyor olsa gerek..

Bakalım Kaliforniyalılar ne yapacaklar.. Birlikten ayrılan olacak mı? Globalistler ve Demokratlar ne yapacaklar. Büyük sermaye ne yapacak..

Sanırım biz referandum için sandığa gidene kadar Trump’ın yol haritası da belli olacak..

Sahi, eğer referandumda “evet” oyları % 60’ın üzerinde gerçekleşirse Kılıçdaroğlu ne yapacak.. CHP nereye kadar Kılıçdaroğlu ile yola devam edecek?

Kılıçdaroğlu ve CHP’liler istemese de milli iradenin tecelligâhından çıkan karar ortada. Sıra milletin kararında.

Selam ve dua ile.. 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Abdurrahman Dilipak Arşivi