Gündem

Çevreci Büyüknohutçu çiftinin katil zanlısı, öldüğü cezaevine can güvenliği gerekçesiyle nakledilmiş!

"Zanlının kendini eşofman lastiğiyle asması mümkün değil"

21 Eylül 2017 17:52

Çevreci Büyüknohutçu çiftinin katil zanlısı Ali Yamuç'un cezaevindeki ölümüyle ilgili yeni sorular ortaya çıktı. Savcı Yamuç'un cezaevi tuvaletinde eşofman lastiğiyle kendini asarak intihar ettiğini belirtti. Büyüknohutçu ailesinin avukatı ise zanlının kendini eşofman lastiğiyle asmasının mümkün olmadığını söyledi. Avukat Doğan, zanlının bir süre önce 'can güvenliği gerekçesiyle Alanya Cezaevi'ne nakledildiğini hatırlatarak "Şimdi ise öldü ve böyle bir ironi gerçekleşiyor" dedi.

Ali Ulvi ve Aysin Büyüknohutçu çiftiAntalya’nın Finike ilçesinde doğaya zarar veren taş ve mermer ocaklarına karşı mücadele yürüten Ali Ulvi ve Aysin Büyüknohutçu çiftinin cinayet zanlısı Ali Yamuç’un cezaevindeki şüpheli ölümünün tuvalette eşofman lastiğiyle gerçekleştiği ortaya çıktı.

Finike’deki taş ocaklarına karşı verdiği mücadeleyle tanınan Ali Ulvi ve Aysin Büyüknohutçu çifti, geçen 9 Mayıs’ta Kızılcık Yaylası’ndaki dağ evlerinde öldürülmüştü. Cinayet ilgili aynı bölgede oturan Ali Yamuç, İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri tarafından gözaltına alınmıştı. Sorgusunda suçu itiraf eden Yamuç, tutuklanarak Elmalı Kapalı Cezaevi’ne konuldu. Bir süre önce Alanya L Tipi Kapalı Cezaevi’ne nakledilen Ali Yamuç’un dün sabah ölü bulunması, şüpheye yol açtı.

Savcılığa göre eşofman lastiğiyle kendini astı

Alanya Savcılığı’nın hazırladığı raporda Ali Yamuç’un kaldığı koğuştaki diğer hükümlü ve tutuklular kahvaltıya gittiği sırada kendisinin koğuşta kaldığı daha sonra da tuvalette eşofman lastiğiyle duvarda kendini astığı belirtildi.

Henüz iddianamesi hazırlanmayan Büyüknohutçu çifti cinayetlerinin katil zanlısı Ali Yamuç, savcılık ve mahkeme ifadelerinde, kapatılan mermer ocağında çalışan ‘Çirkin’ lakaplı kişinin cinayetler için 50 bin TL teklif ettiğini ve bu paranın 3 bin TL’sini ödediğini söylemişti. Ali Yalmuç’un savcılık ve mahkemedeki bu ifadesinden sonra cezaevinde yazdığı iddia edilen bir mektup bulundu. Yamuç’un aha sonra tutuklanan eşi Fatma Yamuç’un üzerinde ele geçirilen mektupta başka bir mermer ocağı sahibini azmettirici olarak suçladığı ortaya çıktı.

"Uyuşturucu kullandı mı araştırılsın" talebi

Büyüknohutçu ailesinin avukatlarından Fikri Doğan, Alanya Cumhuriyet Savcılığı’nın raporuna göre, ölümün tuvalette eşofmanının lastiğiyle boğulma şeklinde gerçekleştiğinin açıklandığını söyledi. Avukat Doğan, savcılığa daha önce uyuşturucu kullandığı belirlenen Yamuç’un cezaevinde bulunduğu süre içerisinde uyuşturucu, uyarıcı madde almaya devam edip etmediği konusunun kan örneği alınarak otopsi raporunda açıkça belirtilmesi konusunda istekte bulunduklarını söyledi.

Doğan, “Bunu önemsiyoruz, çünkü cezaevi ortamlarının ne kadar katı olduğunu herkes bilir. Uyuşturucu ve uyarıcı madde kullanmaya devam ettiği tespit edilirse intiharını kolaylaştıran ya da başkalarının gerçekleştirdiği konusunda şüpheleri kuvvetlendirecektir” dedi.

"Kaldığı koğuş hücre değil"

İntihar iddiasının şüpheli olduğunu belirten Fikri Doğan, şöyle devam etti: “Çünkü tuvalette eşofmanın lastiğiyle intihar etmek kolay bir şey değil. Eşofmanın lastiğiyle kendini duvara asıp intihar ettiği söyleniyor ama mümkün gözükmüyor. Cezaevinde eğer uyuşturucu- uyarıcı madde kullanmaya devam ettiyse muhtemelen birileri bu uyuşturucuyu sağlayarak, cesaretlendirerek, ailesi-çoluğu çocuğuyla ilgili varsayımlarda bulunarak gerçekleştirmiş olabilir. Kaldığı koğuş hücre değil, çok sayıda tutuklu ya da hükümlünün olduğu bir koğuş. Sabah herkes kahvaltıya gittiği sırada o tuvalete gitmiş ve tuvalette yapmış deniyor.”

"Cineyete birilerinin yardım ettiği şüphesi kuvvetli"

Yakın zamanda cinayetle ilgili iddianamenin hazırlanıp davanın açılmasının beklendiğini aktaran Fikri Doğan, cinayet şüphelisinin daha önce bazı mermer ocaklarının sahiplerini azmettirici olarak suçladığı ifade ve mektuptaki bilgilerin doğruluk derecesini bilemediğini söyledi. Ancak bu olayın başından itibaren tek kişi tarafından işlenmiş olamayacağı yönünde şüpheleri olduğunu dile getiren Doğan, şunları anlattı:

“Büyüknohutçu çiftinin öldürüldüğü gün olay yerine gittik. Böyle bir adamın duvardan vurup, duvardan atlayıp, içeri girip eşini vurması, 100 kere denese belki bir kere gerçekleştirebileceği bir şey. Bu anlamda yetenekler çok zorlanmış ya da birileri yardım etmiş. Birilerinin yardımcı olduğu, azmettirici olduğu şüphesi kuvvetli ve şu anki ölüm şekli de öyle görünüyor.”

"Bu kişinin Alanya'ya götürülmesi ilginç"

Zanlının cezaevindeki ölümü öncesi süreci de anlatan avukat Doğan, şöyle devam etti: “Savcının kanaati cinayetle ilgili münferit, tek kişi tarafından gerçekleştirilmiş bir olay, eşi de yanında bulunarak ya da sonradan ona yardım ederek olaya biraz iştirak etmiş şeklinde iddianame hazırlamaktı. İntihar olmasa, kendisi de bir şey açıklayabilirdi. Elbette tabi bu tür şeylerde insanlara vaat edilen şeyler gerçekleşmezse farklı şeyler söyleyebiliyor. Bir vaat ile o işleri gerçekleştirdiği için o vaat yerine gelmiyorsa, bunun bedelini tek başına kendisinin çekeceğini anladığı noktada, bu olayda kendisini azmettiren, yardım edenleri ele verme durumları olabiliyor. Bu kişinin Alanya’ya götürülmesi de ilginç. O zaman sormuştuk ‘Alanya’ya neden gönderildi’ diye ve bize kendisinin güvenliğe alınması gibi bir cevap verilmişti. Şimdi ise öldü ve böyle bir ironi gerçekleşiyor.”

"Eşi açıklama yaaparsa şaşmayız"

Ali Yamuç’un ölümü ardından, cinayete iştirak ve yardımla suçlanan Burdur Cezaevi’ndeki eşi Fatma Yamuç ile ilgili de şüpheler arttı. Fatma Yamuç’la ilgili benzer bir durum yaşanacağına ihtimal vermediğini belirten avukat Fikri Doğan, “Eşinin 1-2 gün sonraki tepkilerini takip etmek lazım. Güvenliği noktasında biraz daha göz önünde tutarlar. Fakat olayın şoku geçtikten sonra, bir hafta 10 gün sonra eşi açıklamalar yaparsa şaşmayız yani” dedi.

Ne olmuştu?

Ali Yamuç, savcılık ve mahkeme ifadelerinde, kapatılan mermer ocağında çalışan ‘Çirkin’ lakaplı kişinin cinayetler için 50 bin TL teklif ettiğini, 3 bin TL’sini ödediğini söyledi. Savcılık ve mahkemedeki bu ifadesinden sonra cezaevinde yazdığı iddia edilen ve daha sonra tutuklanan eşi Fatma Yamuç’un üzerinde ele geçirilen bir mektupta ise katil zanlısı, başka bir mermer ocağının sahibini suçladı.

Soruşturma dosyasında da yer alan bu mektupta “Anlaşıp konuştuğumuz gibi eğer 10 gün içersinde 100 bin TL parayı eşim olan (Fatma Yamuç’a) vermez iseniz Ali Ulvi Küçüknohutçu ve eşi Aysin Küçüknohutçu cinayetinden en az benim kadar sorumlu olursunuz. Bana vaat ettiğiniz ödemeyi yapın. Aksi takdirde mahkeme gününde isminizi savcılığa altın harflerle yazdırmaktan zevk duyarım. Benim başımı yaktınız, ‘Öldür paranı hemen verceğiz’ diye vaatlerde bulunup, neyi bekliyorsunuz? 10 gün içersinde param gelmez ise görüşürüz. İpleriniz cebinizde haberiniz olsun. O kadar yakarım” ifadeleri yer aldı.

Ali Yamuç’un cenazesi Antalya Adli Tıp Kurumu’ndaki otopsi işlemlerinin ardından yakınları tarafından alınarak, toprağa verilmek üzere memleketi Finike’ye götürüldü.

İlgili Haberler