'Cebimizden para vererek malzeme alıyoruz'

Korona virüsü salgını başladığı günden bu yana sağlık meslek örgütleri her gün hastanelerdeki malzeme eksikliğinin giderilmesini talep eden açıklamalar yapıyor. Hacettepe Üniversitesi’nde görevli bir hekim de hastanelerindeki koruyucu malzeme eksikliğine dikkat çekti, “Cebimizden para vererek malzeme alıyoruz” dedi. Çalıştığı üniversitenin rektörü Haluk Özen’in Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın başlattığı kampanyaya bir maaşını bağışladığına dikkat çeken hekim, “Rektörün bizim ihtiyaçlarımızı üst mercilere aktarması ve kaynak istemesi gerekiyor” dedi.

Google Haberlere Abone ol

ANKARA - Korona virüsünün her geçen gün daha da yayıldığı Türkiye’de sağlık meslek örgütü temsilcileri her gün hastanelerde yaşanan malzeme eksikliklerinin giderilmesi için çağrıda bulunuyor. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın, “Bütün hastanelerimize malzeme sağlanmaktadır ve sağlanmaya devam edecektir” açıklamasına karşın Hacettepe Üniversitesi’nde görevli bir hekim, “Şu an hepimiz cebimizden para vererek malzeme alıyoruz” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın başlattığı ‘Milli Dayanışma Kampanyası’na Hacettepe Rektörü Haluk Özen’in de bir maaşını bağışlayarak destek verdiğini hatırlatan hekim, “Herkesin verdiği vergilerle biriken paradan malzeme bize gelmiyorsa eğer herhangi birinin yaptığı bağışla da bize malzeme gelmeyecek demektir” dedi.

‘KİŞİ BAŞI BİR MASKE BİLE DÜŞMÜYOR’

Hacettepe Üniversitesi’nin her gün binlerce hastayı tedavi ettiği Sıhhiye’deki hastanesinde görevli hekim yaşadıkları malzeme sorununu ve hastanedeki hekimlerin kendi imkanlarıyla malzeme temin etmeye çalıştığı süreci anlattı. İsminin yayınlanmasını istemeyen hekime göre herkesin edinebildiği ve cerrahi maske olarak adlandırılan maskeler hastaneye çok az sayıda geliyor. Hem cerrahi maskelere hem de N95 olarak adlandırılan maskelere ihtiyaç duyduklarını belirten hekim, şunları söyledi:

“Sağlık çalışanlarının her birine günde bir tane bile cerrahi maske düşmüyor. Bunlar ince maskeler olduğu için çok kolay nemleniyor ve siz bir iki saat bile takamıyorsunuz. Nemlendiği için de tehlikeli hale geliyor ve nemle birlikte virüsün orada yaşama ihtimali ortaya çıkıyor. Siz bir yere değmeseniz de kimseye temas etmeseniz de bir saatten fazla takamıyorsunuz. Günde her bir sağlık çalışanının en az birkaç tane cerrahi maskeye ihtiyaç var. Şu an kişi başı bir tane bile maske düşmüyor.”

‘COVİD-19 SERVİSİNE MALZEME VERİLİYOR’

Hacettepe Üniversitesi’nde kurulan korona kliniğinde malzeme eksikliğinin büyük oranda giderildiğini, “virüsü taşıma ihtimali olan kişiler” olarak adlandırdıkları hastalarla temas eden diğer bölümlerdeki sağlık çalışanları açısından sorun olduğunu belirten hekim sözlerini şöyle sürdürdü:

“Hacettepe’de Covid-19 servislerinde yeterli maske ya da donanımların olduğunu biliyoruz. Diğer pozitif olma şüphesi olabilecek ya da pozitif kabul edilebilecek birçok hastayla yakın çalışan sağlık personelinin yeterli maskesi yok. Hacettepe’de Covid-19 servisine malzeme veriliyor. Her hastaneye geleni pozitif gibi kabul etmemiz ve mesafeyi korumamız gerekiyor. Mesafeyi koruyamayacağımız durumlar olabiliyor ve bizim maskemiz yok.”

‘CEBİMİZDEN PARA VEREREK MALZEME ALIYORUZ’

Hacettepe Üniversitesi’nde de benzer üniversite hastanelerinde de sorunun çok görünür olduğunu ve bir süre “malzeme gelecek” diyerek beklediklerini ifade eden hekim, “ Şu an hepimiz cebimizden para vererek malzeme alıyoruz. Bütün doktorlar, sağlık çalışanları cebinden para vererek malzeme satın alıyor. Önce hepimiz direndik. ‘Hastanelerimiz, bakanlık eninde sonunda bize bunu verecek’ dedik. Ama alamadık” dedi.

Maskeye ulaşmanın da kolay olmadığını hatırlattığımız hekim sağlık çalışanlarının ceplerinden para vererek nasıl koruyucu malzeme almaya çalıştıklarını şöyle anlattı:

“Hekimler arasında çeşitli adresler paylaşılıyor. İnsanların kıyafet aldığı ya da başka malzemeler aldığı internet alışveriş siteleri maske de satıyorlar. Bunlar cerrahi maskeleri de N95’i de satıyorlar. İnternet üzerinden alışveriş yapıyoruz. Bir de emekli kadın hekimlerin kuruluşu ya da gönüllü kişiler evde maske dikiyorlar. Onlar maskelerini bağışlıyorlar. Biz de oralara ‘bize maske bağışlayabilir misiniz’ diye başvurduk. En azından o maskeleri günde bir kez yıkayıp kullanma şansınız oluyor ama o da koruyucu değil. O dikilenleri üste takınca altta size bir tane verilen maskeyi daha uzun süre kullanabiliyorsunuz.”

ÜNİVERSİTENİN REKTÖRÜ BİR MAAŞINI BAĞIŞLADI

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın başlattığı ‘Milli Dayanışma Kampanyası’na destek verenler arasında Hacettepe Üniversitesi Rektörü Haluk Özen de yer aldı. YÖK Başkanı Yekta Saraç’ın davetini içtenlikle desteklediğini ifade eden Özen, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda bir maaşını bağışladığını açıkladı.

'ORAYA AKTARILAN PARA BİZE MALZEME OLARAK DÖNMÜYOR'

Çalıştığı üniversitenin en üst kademesindeki ismin bağış kampanyasına destek vermesiyle ilgili, “Bu herkese kendini çok kötü hissettirdi” diyen hekim şunları söyledi:

“Oraya aktarılan paranın bize malzeme olarak geri dönmediğini biliyoruz. Herkesin verdiği vergilerle biriken paradan malzeme bize gelmiyorsa eğer herhangi birinin yaptığı bağışla da bize malzeme gelmeyecek demektir. O bağışlar muhtemelen başka kaynaklar için kullanacak. Rektörümüzün de oraya yaptığı bağışın bizimle bir ilgisi yok. Tabii rektör kendi cebinden bize para vermek zorunda değil ama bizim ihtiyaçlarımızı üst mercilere aktarmak ve kaynak istemesi gerekiyor. Kimse rektörün cebinden para istemez zaten. Bizim kendi cebimizden maske almamızla onun kendi cebinden bize maske almasının da farkı yok. Onun cebindekini de Hacettepe’ye aktarması doğru değil. Biz sadece hakkımızı talep etmesini talep ediyoruz.”