29 Mart 2024 Cuma
İstanbul 20°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Cazim Gürbüz’ün ekonomik milliyetçilik kitabı

Melih Baş

Melih Baş

Gazete Yazarı

19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı’nı kutladığımız geçen hafta sevgideğer dostumuz Cazim Gürbüz’ün (C.G.) ‘Atatürk, Ekonomi ve Milliyetçilik’ adlı yeni kitabı (Nergiz Yayınları, Nisan 2017, İstanbul) elimize ulaştı. Yeminli malî müşavirlik yapan C.G.’ün hem kamuda hem de özel kesimde yöneticilikleri olmuş; MHP ve HEPAR gibi siyasal partilerde genel başkanlığa dek üst düzey yöneticilikler yapmış geçmişte. Kimi okurlarımız Ulusal Kanal’da geçmişte yaptığımız Geçim ve Tutum izlencelerimizden de anımsayabilir kendisini. Hatta değerbilir C.G. son kitabının önsözünde, kitabı yazmasında bu izlencemizin teşvik etkisini de belirtmiş sağ olsun.

Birçok makalesinin yanısıra 12 kitabı olan C.G. bu son kitabına dair şöyle yazmış:

‘Kitabın ana ekseni yine Atatürk Ekonomisi’dir... Ekonomik milliyetçiliğin tanımı, tarihsel ve küresel boyutu, ülkemizde geçirdiği evreler ile ülkemizin ekonomik milliyetçiliğe yaklaştığı ve uzaklaştığı dönemler ayrıntılı olarak anlatılıp irdelendi bu kitapta. Ekonomik milliyetçiliğe ilişkin ne varsa hepsini dikkatle derlemeye çalıştım. Liberal ekonominin yeni dünya düzeni ve küreselleşme rüzgarları ile parlatılıp kutsandığı son 25 yıllık dönemde, kitabımın, bu sahte ve batıl kutsallığa ciddi bir yanıt ve seçenek olacağına inanıyorum.’

EKONOMİK MİLLİYETÇİLİK

Ekonomi kuram ve uygulamalarında yeniden korumacılık ve milliyetçilik rüzgarlarının esmeye başladığı son dönemde bu çalışma tam zamanında yayınlanmış bir çalışma. C.G., kitabında gerçekten de iyi bir kaynak kullanımı yapmış, hem tarihsel hem güncel çalışmalar, hem makrœkonomik hem işletmecilik tarihi kitapları vb. Kitap tanım bölümüyle başlıyor. Tanım bölümünde C.G., ekonomik milliyetçiliğe ilişkin birçok tanımda anti-emperyalizmin yeterli açıklıkta vurgulanmadığını, halkçılık ve toplumculuğun ekonomik milliyetçilik içindeki aslan payının yok sayıldığını, daha çok bağımsızlık ve korumacılık üzerinde durulduğunu belirtiyor. Hatta şunu da ekliyor yazar: ‘Oysa anti-emperyalizm, ekonomik milliyetçiliğin en büyük bileşenlerinden biridir, yayılmacı ve sömürücü dünya egemenlerine karşı çıkmadan ekonomik milliyetçilik yapılamaz.’

Ardından gelen bölümler ana bölümlere ayrılmayıp, muhtelif başlıklarla ele alınmış. Ekonomik milliyetçiliğin tarihi Göktürkler’den günümüze uzanan bir seyir içinde ele alınmış. İttihat Terakki’nin 1915’lerde programlaştırdığı Türk milliyetçiliği ekonomi politiğinin cumhuriyetle kalıcılaştığı vurgulanıyor.

ATATÜRK’ÜN UYGULAMALARI

İzmir İktisat Kongresi, Misak-ı İktisadî, Atatürk devletçiliği ve uygulamalarının (KİT’ler, Kabotaj Hakkı vb.) ele alındığı bölümde ‘İngiliz belgelerinde Atatürk’ün ekonomik milliyetçilik uygulamaları’ gibi alt başlıklar dikkat çekiyor.

AKP döneminin ekonomik milliyetçilik açısından irdelenmesi belki de birçok okur için en ilginç bölüm olabilir. Hatta ülkemizde siyasal olarak kendisini ülkücü, milliyetçi olarak konumlandıran, tanımlayan birçok okur açısından daha da fazla. Mesela birkaç alt başlık verelim: ‘.....milliyetçiler Derviş’e nasıl teslim oldular?’, ‘MHP ekonomik milliyetçiliğin neresindedir?’, ‘Türk Ocağı Şube Başkanı profesör ekonomik milliyetçiliğin neresinde?’ Yazarın esprili biçemi bu kitabında da kendini gösteriyor (aynı Edebiyatlaşan Vergiler adlı yapıtında olduğu üzere). Örnekse bir bölüm başlığı: ‘Varlık Fonu ya da Langırt Köy Sandığına’.

C.G., ekonomik milliyetçilik konusunda dünyadaki yeni gelişmeleri de oldukça kapsamlı biçimde ele almış. Haydar Baş’ın millî ekonomi modeli de yerle bir edilmiş kitapta. C.G., Yıldırım Koç gibi yazarların çalışmalarından yararlanarak, işçi hakları ve sendikalizm bağlamında da ekonomik milliyetçiliği incelemiş. Son olarak belirtelim, C.G., ekonomik milliyetçiliğin tekno-milliyetçilik ve ekolojik-milliyetçilik kavramlarıyla birlikte düşünülmesi gerektiğinin altını çiziyor. Yazarı bu kapsamlı çalışmasından dolayı kutluyor, yapıtı okurlarımıza salık veriyor, okuyan dostlarımızı bu konuda tartışmaya çağırıyoruz.