Cemal Ersen

Cemal Ersen

cersen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Şu an Süper Lig’in en iyi forvet hattı, kuşkusuz Trabzonspor’da. Yeni transferler Sörloth ve uyum sürecini atlatmaya çalışan Sturridge, üçüncü bölgede kaliteleri tartışılmayacak isimler. Onlara bitirici tim elemanı olarak gününde bir Nwakaeme’yi de ekleyin. Hele Ekuban ve Abdülkadir Ömür sakatlıktan döndüğünü düşünün. Dümende de zor anlarda sihirli sopasını çıkaran kaptan Sosa varsa, değmeyin Ünal Karaman’ın keyfine. Ligin en çok gol atan takımlarından birinin hocası unvanı, kaç kişiye kısmet olur?
Lakin takım savunması konusundaki zaaflar çözülmüş değil. Bireysel hatalar nedeniyle kolay gol yeme alışkanlığı sürüyor ve zaman zaman sıkıntı yaratıyor. Belki bu sorunların da üstesinden gelinecek ama, sabır ve hoşgörü şart.
Gaziantep karşısında oyuna fırtına gibi başladı bordo-mavililer. 14 dakikada iki klas gol, iki usta ayaktan geldi. Önce Sörloth’un asisti ve Sturridge’in ligdeki ilk nefis golüne tanıklık ettik. Hemen ardından bu kez Sturridge’nin milimetrik pası ve Sörloth’un soğukkanlılığı ile birleşen bitirici dokunuşunu izledik.
Konuk ekip için beklenmedik bir skordu bu. Toparlanması ve maça dönmesi uzun sürmedi. Oysa beklentiler Trabzonspor’un farkı artıracak girişimlerinin süreceği yolunda idi.
Önce dengeyi kurdu Gaziantep temsilcisi, sonra etkili hücum girişimleriyle Trabzonspor kalesini yoklamaya başladı. Geçen sezondan beri söylüyorum. Karadeniz ekibinin kalesinde Uğurcan olmasa, çok maçın skoru farklı yazılabilirdi. Dün de genç file bekçisi özellikle ilk yarıda inanılmaz kurtarışlarıyla sivrildi, takımına direnç kattı. Yediği gol mü? Peşi sıra gelen yanlışlar karşısında yapacağı çaresiz kaldı Uğurcan’ın.
Gaziantep golle birlikte umutlansa da, rakibinin her an sonuca etki edebilecek ayakları olduğu gerçeği, Sosa’nın muhteşem vuruşuyla bir kez daha hayat buldu. Arjantinli bu yaşında kariyerinin en verimli dönemini yaşıyor bence. Hem takım oyununa katkısı, hem yaptığı olağanüstü işlerle Trabzonspor’a kritik anlarda can veriyor.
Şu gerçeğin de altını çizelim. Kadro derinliği bulunmasa da, yedek kulübesinde oturan oyuncular yavaş yavaş katkı yapacak kıvama geliyor. Burada Ünal Karaman’ın özverisi, emeği ve ısrarı çok önemli. Dün de hazırlık sürecinin dikkat çeken ismi Yusuf Sarı’nın gol perdesini kapatan isim olması asla rastlantı değil. Doğru zamanda doğru yerde bulunması, sağlam futbol altyapısının ona armağanı oldu.
Trabzonspor içinde bulunduğu zor koşullar yüzünden adım adım ilerlemek zorunda. Abartılı övgülerden etkilenip ütopik hedefler koymak, şu an yakaladığı birlikteliği ve enerjiyi olumsuz etkiler. Her maçı aynı değerde görmek, coşkulu oyunu sürdürebilir kılmak, Ünal hocanın ve öğrencilerinin önceliği olmalı.
Bu yolda büyük çaba harcadıklarını biliyor ve 2010-11 ruhunun canlandığını söylemek abartı değil diye düşünüyorum..