ALLAH’IM! İLİMLE YÜCELT BİZİ!

Aziz Müminler!

Kur’ân-ı Kerim henüz nazil olmamıştı. Mekke’nin

bitmez tükenmez kötülükleri, Peygamberimiz (s.a.s)’i

oldukça yoruyordu. Müşriklerin tevhidle bağdaşmayan

inanç ve adetleri onu bir hayli üzüyordu. Böylesi bir

ortamda Efendimize Hira’da ibadet ve tefekkür

sevdirilmişti. Bir gün yine Hirâ’dayken ona vahiy meleği

geldi ve ا “yani “Oku!” dedi. Allah Resûlü, “Ne

okuyayım?” diye sordu. Bunun üzerine Cebrâil (a.s),

Peygamberimize Alak Suresi’nin şu ilk beş âyetini bildirdi:

“Yaratan Rabbinin adıyla oku. O, insanı alaktan

yarattı. Oku! Senin Rabbin, sonsuz kerem sahibidir.

Kalemle yazmayı öğreten O’dur. İnsana bilmediğini

öğreten O’dur.”

1

Kıymetli Kardeşlerim!

İnsanlığın ufkunu aydınlatan İslam medeniyeti, işte

bu “Oku” emriyle başlamıştır. Kerim Kitabımızın bu ilk

âyetlerinde Yüce Rabbimiz, insanlığa iki büyük nimetini

haber vermiştir. Biri, Rabbimizin bizlere kalemle yazmayı

öğretmesidir. Diğeri de bilmediklerimizi öğretmesi, bizleri

cehaletin karanlık ve bataklığından kurtarmasıdır.

Kardeşlerim!

Bizim medeniyetimizde ilim, öncelikle kendimizi ve

Rabbimizi bilmektir. İlim, eşyanın hakikatini, varlığın gaye

ve hikmetini anlamaya çalışmaktır. İlim, sorumluluk ve

görevlerimizin farkında olmaktır.

Kur’an-ı Kerim, bizlere “Oku” emriyle hitap ederken

herhangi bir ayrım gözetmemiştir. Kitabın âyetlerini ve

kâinatın âyetlerini birlikte okumamızı emretmiştir. Allah’ın

kitabını okumamızı istediği gibi fizik, kimya, matematik,

biyoloji gibi kâinattaki ilahi kanunları da okumamızı

istemiştir. Hâsılı dinimiz, insanlığa faydalı olan her türlü

ilmi tahsil etmemizi bizden istemiştir.

Kardeşlerim!

Bizim geleneğimizde evlatlarımızın hayatı, hakikati,

kendi değerlerini öğrendikleri üç büyük müessese vardır.

Bunlar, aile, okul ve camidir. Çocuklarımız, gençlerimiz,

benlik ve kişiliklerini, hayata bakışlarını daha çok evde,

ailede kazanırlar. Bilgi, bilinç ve kültürlerini okulda elde

ederler. Kimlik ve aidiyet duygularını, manevi

kazanımlarını da daha ziyade camide pekiştirirler.

Tarihimizde ailelerimiz, insanlığa örnek nice şahsiyetler

yetiştirmiştir. İlim ve irfanda insanlığa yön veren nice

isimler, okullarımızda, camilerimizde yetişmiştir.

Günümüzde de bu müesseselerin, aynı değerleri birlikte

yetiştirme sorumluluğu bulunmaktadır.

Kardeşlerim!

Bu hafta itibariyle on sekiz milyon evladımız, yeni bir

eğitim-öğretim dönemine daha başladı. Bu ulvi vazifede

yaklaşık bir milyon öğretmenimiz görev alıyor. Öncelikle

yeni eğitim-öğretim yılımızın evlatlarımıza, değerli

öğretmenlerimize, tüm ailelere ve milletimize hayırlar

getirmesini Yüce Rabbimizden niyaz ediyorum. Rabbimiz,

kendi rızasına ulaştıracak, ülkemizin, âlem-i İslam’ın ve

bütün insanlığın yararına kullanacakları bilgilerle

donanmalarını yavrularımıza nasip eylesin. Bu vesileyle

öğretmenlerimize, öğrencilerimize ve velilerimize

seslenmek istiyorum.

İstikbalimizi inşa eden siz fedakâr

öğretmenlerimiz!

Bizlere ilim ve irfanı sizler öğrettiniz. Evlatlarımızı

kendi evlatlarınız gibi gördünüz. Bu günlerimizi sizler inşa

ettiniz, yarınlarımızı da sizler inşa edeceksiniz. Aklını,

iradesini, gönlünü başkalarına teslim etmeyen nesiller sizin

şefkatli ellerinizde yetişecek. Çocuklarımız, vicdanlı ve

merhametli olmayı, sadece milletine, hak ve hakikate

hizmet etmeyi yine ilk sizden öğrenecek. Rabbim,

sizlerden razı olsun.

Yarınlarımızın teminatı olan kıymetli evlatlarımız!

Sizler, daima insanlığa faydalı bilgilerle

donanacaksınız. Öğrendiğiniz her bilgiyi milletiniz ve

insanlığın hayrına kullanacaksınız. Ahlak ve erdemi

kuşanacaksınız. Öğretmenlerinize, arkadaşlarınıza, annebabalarınıza,

bütün insanlara karşı sevgi ve saygıyı elden

bırakmayacaksınız. Ulvi değerleri yaşayıp yaşatacaksınız.

Sizler, ülkemizin, İslam âleminin, bütün mazlumların,

mağdurların, mahrumların ümidi olmaya devam

edeceksiniz.

Siz vefakâr anne-babalar!

Evlatlarınızın ilk öğretmeni sizler oldunuz. Sizlere

düşen, evinizin de bir okul olduğunu asla unutmamaktır.

Yavrularınızın öğretmenleriyle, eğitim kurumlarıyla daima

irtibat halinde olmaktır. Eğitimin, çocuğunuza sadece bilgi

yüklemekten ibaret olmadığı bilinciyle hareket etmektir.

“Hiçbir anne baba, çocuğuna güzel terbiyeden daha

kıymetli bir miras bırakmamıştır.” 2 hadisi gereği

evlatlarınızın istikbali kadar, onların iyi ve faydalı birer

insan olarak yetişmeleri için de gayret göstermektir. Bunun

bir yolu olarak Kitabın âyetleriyle kâinatın âyetlerini

birlikte öğrenmeleri için okullarımızda seçmeli olarak

okutulan Kur’ân-ı Kerim ve Peygamberimizin Hayatı

derslerini ihmal etmemektir.

Kardeşlerim!

Yüce Rabbimiz, öğretmenler, öğrenciler ve annebabalar

olarak bizleri sorumluluğunun bilincinde

olanlardan eylesin. Rabbimiz, öğrettikleriyle bizleri

faydalandırsın. Bizlere fayda verecek ilmi öğretsin.

İlmimizi ve kavrayışımızı artırsın. Bizleri salihlerin

zümresine ilhak eylesin.