Covid19'la ilgili yaşananlar, sadece Türkiye için değil, bütün dünya ülkeleri açısından beklenmedik bir durum.
Çin'in Vuhan kentinde ortaya çıkan bir virüsün bu kadar kısa sürede bütün dünyaya yayılabileceği ve yüz binlerce insana bulaşıp, on binlercesini öldürebileceği, kimsenin pek aklına gelmiyordu belki, ama oldu.
Beklenmedik olan bu durumla ilgili olarak en önemli mesele ise, özellikle de gelişmiş ülkelerin hazırlıksız yakalanmış olmaları. Dünyanın en varlıklı ülkelerinin, Covid19 salgını konusunda çok daha hazırlıklı olmaları beklenirdi oysa.
Gelişmemiş ve henüz gelişmekte olan ülkeler açısından anlaşılabilir bir durum olan bu hazırlıksız yakalanma hali, özellikle de gelişmiş ülkeler açısından hakikaten şaşırtıcı.
Burada altı çizilmesi gereken husus, Türkiye'nin gelişmeleri zamanında okuyarak tedbirler konusunda hızlıca harekete geçmiş olması. Başlangıçta mübalağalı imiş gözüken bu erken tedbirler sayesindedir ki Türkiye, birçok ülkeden çok daha avantajlı bir konumda.
Medeniyetin zirvesinde olduklarından emin olup, bu hususta burunlarından kıl aldırmayan ABD ve Avrupa ülkelerinin Covid19 tehdidini geç algılamaları ve hele ülkelerinde yayılmasını önlemekte işi ağırdan almaları, işin bir yönü.
Esas mesele ise, zengin ülkelerin, gelişmelere yönelik hazırlıklarının olmadığının ortaya çıkması. İtalya örneğinde olduğu gibi, gelişmiş ülkeler sağlık kuruluşları ve personel yapıları açısından, salgınla mücadelede yetersiz durumdalar.
Sadece sahip olunan yoğun bakım hasta yatağı sayısında Türkiye'nin oransal olarak dünyada birinci olması bile, meseleyi izah etmek açısından yeterli bir veri.
Siyasi, ekonomik, askeri açılardan bir dünya devi kabul edilen ABD ve ekonomik gelişmişlikte açık ara önde oldukları bilinen Almanya, Fransa, İtalya, İngiltere, İspanya gibi birçok gelişmiş ülke Covid19 salgını konusunda nerdeyse çaresiz denilebilecek bir halde.
İSTEMEZ, KALSIN!..
Zenginlikleri ile göz kamaştıran ülkelerin, salgına karşı tedbirler konusunda geç kalmaları yanında, artan vaka sayısına sağlık hizmeti vermekte çektikleri sıkıntı, gelişmişlik denilen kavramın aslında içinin boş olduğunu akla getiriyor.
Bu ülkelerin üniversiteleri ve araştırma kuruluşları tarafından Covid19 benzeri muhtemel salgınlar ve bunlara karşı tedbirler konusunda epeyce senaryolar üretilmiştir mutlaka. Ancak zengin ülkelerin teorideki ihtişamları, uygulamada tam bir sefalete dönüşmüş durumda.
Muhteşem bütçeleri ve birçok ülkeyi ikiye, üçe, dörde katlayan kişi başına milli gelirlerine rağmen bu ülkelerin neden bu tür durumlara hazırlıklı olamadıkları önemli bir soru işareti.
Covid19 ile ilgili tedbirler konusunda birbirleri ile yardımlaşma yerine kavga etmeleri de, gelişmiş ülkelerin barbarlaştıklarını akla getiriyor.
ABD'nin hekim açığını mültecilerle kapatma çabası, ülkelerin birbirlerinin maske ya da virüs tanı kitlerine el koyması ve benzeri gelişmeler, barbarlık kapsamındaki işlerden…
Misafir ettiğimiz milyonlarca sığınmacıya rağmen, insani yardım konusunda da dünya sıralamasında ilk sırada olan Türkiye gerçeğinin bir başka yönü, özellikle son yıllarda atılan adımlarla sağlık hizmetlerinde açık ara önde olmamız. Covid19'la ilgili başka ülkelere de destek çalışmalarımız da bir başka güzellik…
Sağlık sistemimizin sıkıntılı durumlar düşünülerek geliştirilmesi, Covid19 tehdidi konusundaki tedbirler ve milletimizin bunlara candan uyumu da, devlet millet kaynaşmasının göstergesi…
Gelişmişlik Batılı ülkelerin içinde bulundukları hal ise, istemez…
