Bu, akıllı tartı aleti!..

“Birkaç konu başlığı dikkatini çekiyor ve parasını verip alıyor. Okudukça bu kitabı elinden bırakamıyor.”

 

Afyon’da İlköğretim Müfettişi olarak sekiz yıl görev yaptım. Çok da güzel anılarımız oldu. 1997-1998 yıllarında çok da sıkıntılı günler geçirdik. O zamanlar İhlas Satış Mağazasında Faruk Abimiz vardı. Çok muhterem bir abimizdi. Öğle ve ikindi namazlarımızı hep onun yanına gider orada kılardık. Kendisinden de gerçekten ilim, ihlas çok şeyler öğrendik. O mübarek insanın yanına gidip duasını aldığım zaman içime bir huzur gelir, işlerim rast gider. Kendisi hem oldukça mütevazı hem çok akıllı ve çok zeki, bir o kadar da hazırcevap birisiydi...

Bir öğlen vakti yine yolumu düşürüp Faruk Abinin yanına büroya gittim. Selam verir vermez “Abi ben hemen arka odaya geçip namazımı kılayım” dedim. Faruk Abi:

“Abi elektrikler yok, şu ışıldağı al” dedi. Yüzüne baktım…

“Abi dalga geçme, ışıklar yok da bu ışıldak nasıl yanıyor?” dedim.

Faruk Abi: “Çabuk şurayı temizleyin, gülmekten yere yatacağım” diyordu. Ben ise hâlâ “Niye ‘burayı temizleyin’ diyor ve gülüyor" diye düşünürken jeton düşüyordu!

Yine bir gün öğle vakti Faruk Abinin yanına büroya gittim. “Abi ben geçen seninle birlikte şemsiye aldığımız caddeyi ve dükkânı bulamadım” dedim. Faruk abi yüzüme baktı:

“Abi o şemsiye aldığımız cadde üst caddeye, üst cadde de alt caddeye taşındı” dedi.

“Yapma yahu, ne zaman taşındı?” dedim. Faruk Abi:

“Abiler Üzeyir Abi gelmiş, hemen şurayı bir temizleyin” diyordu. Ben yine yüzüne bakıyorum...

Yine bir öğle vakti Faruk Abinin yanına gittim:

“Abi bana bir tartı aleti lazım, evde hiç terazimiz yok” dedim.

“Abi sana, banyo tartı aleti vereyim” dedi.

“Abi niye banyo tartı aleti demişler ki? Bu banyoda tartıyor da başka yerde tartmıyor mu?”

“Sadece banyoda tartıyor!”

 “Peki, bu tartı aleti banyoda olduğunu nereden biliyor?”

 “Bu, akıllı tartı aleti.”

 “Abi, sen bana normal tartı aleti ver, misafir falan gelirse banyoya mı girecek?”

Faruk Abi yine “Abiler gözünüzü seveyim şurayı bir temizleyin” diye iki büklüm oluyordu gülmekten…

Şimdi yine; Faruk Abi ile hemen hemen her cuma günleri gider konuşur, dualarını alırım. Ben Afyonkarahisar’dayken annesi de sağdı. Yakınlarda vefat etti. Muhterem annesinin de çok duasını almıştım. Allahü teâlâ teyzeye ve cümlenin geçmişlerine gani gani rahmet eylesin. Mekânını cennet eylesin. Âmin. Allahü teâlâ Faruk Abiden ve arkadaşların hepsinden razı olsun...