Spor Toto 1. Lig’de son haftaların formda ekibi Bereket Sigorta Ümraniyespor’u evinde 90. dakikada genç forvet Enis Destan’ın penaltı golüyle 1-0 mağlup eden Altınordu, son birkaç yıldır olduğu gibi bu sezon da Süper Lig’e yükselmek için kararlı olduğunu bir kez daha gösterdi.
Tabii sadece göstermekle yetiniyor.
Çünkü yolun sonunda, Altınordu’nun Süper Lig’e çıkmak gibi bir hedefinin olmadığı düşüncesi kafamızı kurcalamıyor değil...
***
22 yıl sonra döndüğü 1. Lig’de 2014-15 sezonundan bu yana mücadele eden ve 4 kez Play Off’u son anda elinden kaçıran kırmızı lacivertliler, hepimize aynı filmi tekrar tekrar izletmeye devam ediyor.
Altınordu’nun bir sloganı var.
İyi birey
İyi vatandaş
İyi futbolcu.
Bu slogan, Altınordu markasının tamamlayıcısı olmuş bir slogan. ‘Sizi bugünlere getiren çalışmalarınız olabilir. Ama burada tutacak olan karakterinizdir’i de eklemeliyiz.
Bir İzmirli olarak hepimizin gönlünde Altınordu sevgisi elbette var.
Bugüne kadar yaptıkları ve Avrupa vitrinine çıkardığı oyuncular hepimizin gurur kaynağı.
Bunları kimse inkar edemez. Gelgelelim kulaklarımızda da hala Altınordu’ya büyük emekler vermiş olan Başkan Seyit Mehmet Özkan’ın şu açıklaması çınlamıyor değil!
“Süper Lig’e çıkmayacağız. 2020’li yıllarda Süper Lig’e çıkmayı planlıyoruz. Daha önce çıkarsak da parayı alıp tekrar düşeceğiz”...
Şimdi Başkan Özkan’ın bu felsefesi sonrası ben dahil birçok spor insanının aklından, Altınordu’nun en azından birkaç yıl daha Süper Lig hedefi olmadığı gerçeğini nasıl silip atabilirsiniz ki?
***
Bu kadar doğru işlerin yapıldığı, büyük emekler ve fedakarlıkların gösterildiği bir ortamda bu çocukların emeklerine yazık değil mi?
Onlarla bir bir ilgilenen, iyi bir futbolcu olması yönünde mesai harcayan ve neredeyse 10 yılı aşkın süredir bu kulüpte hocalık yapan Hüseyin Eroğlu’nun emeklerine yazık değil mi?
Her sezon en az 3 futbolcunun yıldızını parlatıp, Avrupa ve büyük kulüplere transfer edildiği, daha sonra yerlerine yine futbolda abilik diye adlandırılan transferlerin yapıldığı, doldur boşalt sisteminden hepimiz sıkılmadık mı?
Doğru yapılanan, kurumsal kimlik kazanmaya çalışan, uzun vadeli düşünen bu yapılarla başarı mutlaka gelecektir. Ancak başarı her sene aynı filmi izletmek değildir.
***
Altınordu kulübü, içinde hırs, gelenek, gelecek barındıran bir yapıda.
Zaten bir kulübü kulüp yapan da bu değerler değil midir? Peki bu tutum ve yaklaşım ne derece Altınordu hüviyetine yakışıyor, tartışmaya açık doğrusu. Sait Altınordu gibi, Beytullah Baliç gibi, İsmet Orhunbilge gibi, Mümin Özkasap gibi, Erkan Velioğlu gibi nice değeri ölçülemeyen güzel insanlar kuşandı bu formayı. En azından onlara ve kendi öz kimliğinize saygı olsun diye bu tip davranışlardan kaçınmak gerek.
Büyük diye nitelendirdiğimiz nice camiaların altyapılarına taş çıkartan, ayakları yere sağlam basan futbolcuları sadece Türk değil, dünya futboluna entegre eden Altınordu’da Başkan Özkan’ı sever, sayarım. Yaptığı işlerin altına da imzamı atarım. Kanaatimce Altınordu Süper Lig’de de farkını hissettirecek, benliğini bulacaktır. Kuşkum yok.
***
Böylesine pırıl pırıl gençlerimizin Süper Lig arenasını da soluması onları ileri boyutlara taşımayacak mıdır? Eminim çocukluktan bu yana hayranı oldukları, kişiliği ve futbolunu örnek aldıkları isimlerle aynı atmosferi solumayı çok isterler. Altınordu ‘Süper’ denen lige çıksın, çıksın ki bir takım olmanın ne demek olduğunu herkes görsün!
