Belediyelerin AKP’li olduğu illerden Hayır çıkartan kararlılık

MUSTAFA KÖMÜŞ

Referandum geride kalırken, Anadolu’da birçok şehirde referandumda ‘Hayır’ oyları ‘Evet’ oylarını geçti. Anadolu kentlerinde Hayır çalışması yürütenler birçok olumsuzluğa ve hedef göstermelere rağmen çalışmalarından geri durmadılar ve Evet oylarını geçtiler. Bu başarı hikayesinin arka planında ise eşit, özgür ve adil bir ülke özlemi yatıyor. Hayır’ın önde çıktığı illerden Uşak, Artvin ve Denizli’den isimler BirGün Pazar’a bu süreçte neler yaptıklarını anlattı. Uşak’tan Mahmut Uludağ, Artvin’den Özlem Akyürek ve Denizli’den Mehmet Emin Kurnaz, Anadolu’da halkın, iradesine nasıl sahip çıktığını ‘tek adam rejimine’ teslim olmadığını anlattılar.

»Bulunduğunuz ilde ‘Hayır’ çıkmasının nedeni nedir?

Özlem Akyürek: Artvin’de ‘Hayır’ çıkmasının en önemli nedeni bence Haziran meclislerinin disiplinli ve samimi çalışmalarıdır. Ayrıca Artvin’deki Cerattepe mücadelesinin de bunda büyük bir payı var. ‘Hayır’ çalışması yaparken, yalnızca Türkiye’de AKP’nin baskısından söz etmedik. Burada yaptığımız mücadeleyi de Artvin halkına anlattık. Haziran meclislerinde Ardanuç, Şavşat, Hopa, Merkez olmak üzere haberleşerek, ‘Hayır’ önlüklerimizi giyip sokağa çıkarak, mektup dağıtarak, apartmanları, pazarları gezerek ‘Hayır’ın haklılığını yaymaya çalıştık. Ülkenin genelinde olduğu gibi Artvin’de de ‘Evet’ tabanının ‘Hayır’ı engellemeye çalıştığını gördük. Biz de buna karşı daha çok ev toplantıları yaptık, halkla bir araya geldik. Daha samimi bir üslûp benimsedik. Benimsediğimiz dilde de ‘Evet’çi, ‘Hayır’cı ayırmadan çalışmalarımızı yaptık.

Artvin’de Cerattepe direnişinden dolayı, OHAL baskısı birçok yerde olduğundan çok daha fazla. Biz buna rağmen elimizden gelenin en iyisini var gücümüzle yaptık. Zaten Cerattepe Artvin halkının ‘Hayır’ı için geçerlidir.

Mahmut Uludağ: Uşak’ta ciddi bir çalışma yürüdü. Bu çalışmanın sonucunu aldık. ‘Hayır’ı iyi anlattık. Öncelikle kırsal kesimlere yöneldik. İki buçuk ay önce Orhan Sarıbal ve Barış İnce’nin katıldığı bir panel düzenledik. Tamamen köylülerin katıldığı bir paneldi bu. Panele katılanların %70’i tütün üreticisi, üzüm üreticisi ve hayvancılıkla uğraşan kesimlerdendi. Bu panel öncesi biz 40’a yakın köyü dolaştık. Buralarda bir birim örgütlenmesi oluşturduk. Daha sonra bu birim Haziran meclisine dönüştü. Oradan doğru bu iş Eşme’nin içerisine yayıldı ve biz Eşme ‘de en yüksek oranlı oyu aldık. Daha sonra Alper Taş ve Ali Şeker’in katılımıyla Uşak Merkez’de bir panel düzenledik. Bu panelle de Uşak Merkez’de bir start vermiş olduk. 3’üncüsünü de Onur Kılıç ve Zeynep Altıok Akatlı’nın katılımıyla Atapark’ta bir panel düzenledik. Bu panellere çok iyi katılımlar oldu. Ev ev dolaşmayı CHP’liler de yaptı biz de yaptık. Sokaklarda görünür olarak biz vardık ‘Hayır’ önlüklerimizle. CHP’liler de mahallelerde broşür dağıttı. Buradaki MHP’lilerin ‘Hayır’a katılımı da oldukça yüksek oldu.

Mehmet Emin Kurnaz: Öncelikle şunu söyleyeyim, Denizli’nin merkezi eskiden beri demokrat bir yerdi. Ama çevredeki küçük mahalleler sağ eksenli ve AKP’li. AKP’nin belediyeyi kazanması, Denizli’yi büyükşehir yaptıktan sonra değişen büyükşehir kanunuyla alakalıydı. Denizli’deki MHP tabanı ve MHP’nin Denizli’deki teşkilatları da merkezle zaten sıkıntı yaşadı bu süreçte. MHP’nin merkez teşkilatı Denizli’deki bazı ilçe teşkilatlarını da kapattı. Denizli’nin merkezi klasik Ege demokratlığının yaşandığı bir yer. Ancak bazı ilçeler açıkçası beni çok şaşırttı. Tavas, Kale, Acıpayam gibi AKP’nin kalesi olan ilçelerden dışında birçok ilçede de ‘Hayır’ çıktı. Onun etkisi çok büyük. Denizli’de ‘Hayır’ çıkması bizim için sürpriz olmadı. Zaten AKP’ye yakın yazarlardan Ömer Turan bile bunun böyle olacağını söylüyordu. AKP’liler burada Denizlililerin yüzüne bakamıyorlar. Teşkilatları referandum süreci boyunca hiç çalışamadı. Sonuçtan sonra da burada hiç kutlama yapamadılar burada. 2010 referandumunda da burada ‘Hayır’ çıkmıştı.

» Çalışmalarınızda halkın sizinle kurduğu iletişim nasıldı?

Özlem Akyürek: Çoğunlukla olumlu tepkiler aldık. Bunun sebebi de bizim samimi bir üslûp benimsememiz. İlk önce, insanların düşüncesini sorduk. “Evet” diyorsanı neden, “Hayır” diyorsanız neden? Daha çok halkı konuşturmaya çalışarak, düşüncelerini öğrenerek, herhangi bir seçim yapmanın terörizme yol açmayacağını anlatarak, insanlara yaklaşmaya çalıştık. Sonuçta da başarılı olduğumuzu düşünüyorum.

Mahmut Uludağ: Köylerde çok sıcak karşılandık. Birçok köyde MHP’lilerle solcuların kahveleri ayrıdır. Biz Haziran olarak gittiğimiz köylerde MHP’lilerden de davet aldık. Onlara da dilimiz döndüğünce ‘Hayır’ı anlatmaya çalıştık. Çok olumlu tepkiler aldık. Örnek olarak, bizim bir anons aracımız vardı. Anons aracıyla gezdiğimiz zaman kadınlar, gençler sokaklara çıkıp, bizlere el sallayıp, ben de sizdenim işareti yapıyorlardı. Memurlar gizlice yapıyorlardı. Tebessüm ediyorlardı bize. Ama açıktan bunları yapan birçok insanla karşılaştık. Bu süreçte yaptığımız hiçbir çalışma, hiçbir etkinlik zayıf geçmedi. Yapmasak daha iyi olurdu dediğimiz hiçbir çalışmamız olmadı. Çok güzel bir olay daha yaşadık. Güllü Beldesi’ni biz afişlerle donattık bir keresinde. Gece AKP’liler bütün o afişleri sökmüşler. Belde halkının sökülen afişleri bantlayarak afişlediklerini gördük. Böyle olumlu bir tablo yaşadık.

Mehmet Emin Kurnaz: Bildiğiniz üzere biz Denizli’de bir saldırıya uğradık. Bir arkadaşımızın kolu kırılmış ve kafasından bir yara almıştı. Ben o standın başında özellikle durdum. Orada gözlemim şuydu; hiçbir şekilde olumsuz bir şey gelişmedi. Saldırıyı yapanlar da Denizli halkından değildi. Bunlar bir ekip. Aynı ekip HDP binası diye bir dövmeciyi kurşunladılar. Biz Denizli halkından hep olumlu tepkiler aldık. Hatta o kadar olumlu tepkiler aldık ki, bize ‘bu bildirileri burada dağıtmayın, gidin AKP’lilerin daha yoğun olduğu mahallelerde dağıtın’ diyenlerle karşılaştık. Mahallelere indik. Oralarda da herhangi bir olumsuzlukla karşılaşmadık. Hatta tam tersine çok olumlu yöndeydi. Biz özellikle muhafazakâr bölgelere de gittik. Oralarda da hep olumlu tepkilerle karşılaştık.

»Bundan sonra nasıl bir süreç bekliyorsunuz ve Haziran olarak ne yapmayı düşünüyorsunuz?

Özlem Akyürek: Artvin’de ‘Hayır’ kazandığı için büyük bir umut doğdu. Biz bunu büyük bir güç olarak görüyoruz. Bundan sonra çalışmalarımıza bunu göz önüne alarak devam edeceğiz. Cerattepe’de şu an maden şirketi çalışmalara başladı. Cerattepe’yi ön plana alıp çalışmalarımıza devam edeceğiz. Artvin Belediyesi AKP’de olmasına rağmen bu kadar büyük bir kitlenin “Hayır” demesi bize çok güç verdi. ‘Hayır’ bitmedi, ‘Hayır’ kazandı. Cerattepe’yi de kazanacağız. Türkiye’yi de AKP’den kurtaracağız.

Mahmut Uludağ: Biz Haziran olarak seçim değerlendirmemizi yaptık. Referandum çalışmamız boyunca gittiğimiz köylere tekrar gidip hem teşekkür edip hem de 1 Mayıs’ çağıran bir çalışma yapmayı düşünüyoruz. Köy kahvelerine tekrar gidip, bu işin bitmediğini, sonunda bizim kazanacağımızı anlatacağız. Biz sandıklardan korkuyorduk. Ama oyları YSK de çaldırdık. Ancak çıkan sonuç bizim açımızdan iyi bir sonuç. Önümüzdeki süreç bizim açımızdan olumlu. AKP inişe geçti, bundan sonra tutunma ihtimalleri yok. Nerede toplantı yapsak, nerede ‘Hayır’a çağırdıysak buralara tekrar gidip bu düşündüklerimizi anlatacağız. Bu süreçte kazandığımız ilişkileri kalıcılaştırmayı düşünüyoruz.

Mehmet Emin Kurnaz: Bundan sonraki süreç karmaşık olarak geçecek. ‘Evet’ de çıksa ‘Hayır’ da çıksa bu durum değişmeyecekti. AKP artık bir siyasi parti değil, bir diktatörlüğün adıdır. Anayasa’yı da ihlal ettiler, seçimde de hile yaptılar. Şimdi biz Denizli’de ‘Hayır Platformu’nu örgütlemeye çalışıyoruz. Her akşam 18.30’da Candoğan Meydanı’nda eylemler gerçekleştiriyoruz. Bu eylemlere katılım da gerçekten çok yoğun geçiyor. Denizli’de ‘Hayır’ çıkmasının da etkisiyle insanlar umut dolu.