İYİ Parti’de Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Hayrettin Nuhoğlu, Sakarya Milletvekili Ümit Dikbayır, Genel İdare Kurulu Üyeleri Gökhan Peker, Burcu Akçaru ve partinin kurucuları Sevinç Gümüş, Fatma Kabiloğlu “İyilik Kervanı Yollarda” projesi kapsamında Bolu’ya geldi.
İYİ Parti İstanbul Milletvekili Hayrettin Nuhoğlu yerel seçim çalışmaları kapsamında birtakım ziyaret ve görüşmeler için geldiği Bolu'da partisinin il başkanlığını ziyaret etti.
Burada yaptığı konuşmada “İyilik Kervanı Yollarda” projesi adı altında genel merkezleri tarafından oluşturulan komisyonların pazartesi günü 31 ile yayıldığını kendisinin de bu program kapsamında Sakarya ve Düzce'den sonra bugün de Bolu'da olduğunu belirtti. Nuhoğlu yaptığı açıklamada, parti teşkilatları, ilde bulunan sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ve esnafla bir araya geleceklerini söyledi.
Nuhoğlu; “İyilik Kervanı Yollarda programı kapsamıyla, Pazartesi günü Sakarya’dan başladığımız programın üçüncü gününde Bolu’dayız. Yerel seçimlerin üzerinden 3 ay geçti, mahalli seçimlere ise 6 ay kaldı. İyi parti kuruluşunun 1.yılını 25 Ekim’de dolduracaktır. Daha yeni kurulmasına rağmen yoğun bir siyasi trafik yaşayan, Türk siyasetinde çok hareketli bir dönemin geçtiği, bu yılın kısa bir değerlendirmesini yaptıktan sonra İyilik Kervanı Projesini anlatmak istiyorum” diye konuştu.
İYİLİK KERVANI NEDİR?
17 Eylül Pazartesi gününden itibaren yerel seçim için çalışmalara başladıklarını kaydeden Nuhoğlu; “Halkımızın bu son kriz dolayısıyla ne durumda olduğunu, iş çevrelerinin ne durumda olduğunu yerinde tespit edebilmek için ‘İyilik Kervanı Yollarda’ projesini uygulamaya koyma kararı aldık. Genel Başkan Yardımcılarının başkanlığında, milletvekillerimiz, genel idare kurulu üyelerimiz ve parti kurucularımızdan oluşan heyetlerle 17 Eylül Pazartesi günü sahaya indik. Bizim gibi 12 ekip, Türkiye’ye dağılmış durumdadır. Ankara’da ilk tur sonuçlarının değerlendirileceği Başkanlık Divanı toplantısı yapacağız. Orada tespit edeceğimiz bir tarihte de ikinci tura çıkacağız ve Türkiye’nin tamamını dolaşmış olacağız. Bu kapsamda Bolu’da birçok kuruluştan randevu aldık. Onları uygulayacağız ve akşam saatlerinde de ilçe başkanları ve il yönetiminin de toplanacağı bir teşkilat toplantısı gerçekleştireceğiz” ifadelerini kullandı.
“İYİ PARTİ İHTİYAÇTAN DOLAYI KURULMUŞ PARTİDİR”
Siyasi partiler bir ihtiyaçtan doğduğunu söyleyen Nuhoğlu; “Geçtiğimiz dönemlerde Adalet ve Kalkınma Partisini yıpranmasına, kötü yönetim tarzına rağmen seçmenlerin birçoğunun, ‘kime oy verelim? Başka alternatif yok’ sorularına cevap bulmak için İyi Parti alternatif olmak üzere, ihtiyaçtan dolayı kurulmuş bir siyasi partidir.
Yüksek Seçim Kurulunun senede iki defa yayınladığı, ‘seçime katılma hakkı kazanan siyasi partiler’ tarifinde, mecliste grubu olmak ya da illerin yarıdan bir fazlası ve onların 3’de 1 ilçesinde teşkilat kurmuş olmak ve birinci olağan kongresinden sonra da 6 ay geçmiş olmak yazılıydı. Ancak İyi Parti’den sonra buna bir ilave geldi. ‘Yarıdan bir fazlası ve onların 3’de 1 ilçesinde teşkilat kurmuş olmak’ maddesinin başına ‘kongreyi yapmış olmak’ maddesi geldi. Bizden önce kurulan tüm partiler, bu 3 maddeyi yerine getirdikleri için hak kazanmışlardır. Ama İyi Parti’ye bir engel oluşturmak için, o ifade YSK’nın kararlarında yer aldı. Bunun üzerine biz, hızlı bir şekilde il ve ilçe kongrelerini tamamladık. 1 Nisan 2018’de 1. Olağanüstü Kurultayımızı yaptık. Bu Olağanüstü Kurultayın seçim takvimi ile ilgisi yoktur. Bazılarına göre temmuzdan sonra bu hakkı kazanacaktık, bize göre de 10 Haziran’da kazanacaktık. Bu konuda bir tartışma vardı ama YSK’nın, temmuzdan itibaren katılma hakkı konusunda talimat aldığını ve bu doğrultuda karar vereceğini öğrendik. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, seçime katılma şartlarını yerine getiren partileri sayarken, mecliste grubu olan 4 partinin yanında, o şartları yerine getiren diğer siyasi partileri yazarken İyi Parti’yi de o kategoriye dahil etti ve 11 siyasi partini adını YSK’ya bildirdi” şeklinde konuştu.
“ÜLKENİN GELECEĞİNİ KARARTACAK KARAR ALDILAR”
24 Haziranda İYİ partinin seçimlere girmemesi için karar alındığını dile getiren Nuhoğlu; “Bir cumartesi günü Kızılcahamam kampında MHP Genel Başkanı basın toplantısında çok mutlu bir yüzle, gülerek; ‘YSK ne karar verirse herkes ona uymalıdır, zaten oyları biz alacaktık, bizim için bir sakıncası yoktur’ dedi. O gün, Yargıtay’ın bir gün evvel gelen yazısı doğrultusunda YSK toplantısı gayri resmi bir toplantıydı, bir üye eksikti, beşe beş görüş belirtildi. Ve toplantı, diğer üyenin de katılması için Pazartesi günü saat 14.00’a tayin edildi. Fakat biraz şans, biraz da Allah’ın yardımı ile YSK’da çalışan bir bürokrat arkadaşın bize ihbarı ile Pazartesi günkü toplantının Pazar günü saat 14.00’e alındığı iletildi.
Bildiğiniz gibi yine o dönemde, bizim başka alternatiflerimiz vardı. Demokrat Parti’nin seçime girme hakkını almasını istiyorduk, onlarla beraber girecektik. Ama onların da bu hakkı alamama durumunu göz önünde bulundurarak Cumhuriyet Halk Partisinden 15 milletvekili almak suretiyle, grup kurma amacıyla çalışıyorduk. O hızlı dönemde, genel başkanımızın CHP genel başkanı ile yaptığı görüşmede 15 milletvekili istedi, o da kabul etti. YSK toplantısı pazartesi günü 14.00’de yapılacağı için bu işlemler pazartesi günü yapılacaktı. Fakat pazar günü 14.00’e aldılar. Bunu yetiştirmek kolay bir şey değildir, bizi engellemek için yapıldı. Ama, olağanüstü bir gayretle CHP’de ki 15 arkadaşı topladık, üyelik fişlerini gönderdik, üyelikleri yapıldı, TBMM Başkanlığına grup kurduğumuzun tescili yapılıp yazı alındı ve o yazı YSK’ya toplantıdan önce yetiştirildi. Artık YSK’nın yapacağı hiçbir şey kalmamıştı. Ancak sayın Bahçeli’nin onlara kızdığını ve sayın Cumhurbaşkanının ‘kararı cumartesi günü almaları gerekiyordu’ dediğini hatırlatmak istiyorum. İyi Parti’nin seçime girmemesi için ülkenin geleceğini bile karartacak bir karar aldılar” ifadelerini kullandı.
“KRİZ BAŞLAMADAN ERKEN SEÇİM YAPMAK ZORUNDA KALDILAR”
Hayrettin Nuhoğlu, 24 Haziran seçimlerinin kararının alınmasının İyi Parti’nin seçime sokulmaması yönünde olduğuna dikkat çekerek; “Onun arkasında bugün artık herkes görmektedir ki, başka bir sebep daha vardır. Biz İyi Parti olarak kurulduğumuzdan itibaren, Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu, en iyi şekilde yetişmiş ‘ekonomi kadrolarını’ kurduk. Sayın Durmuş Bey ve Ayfer hanımın başkanlığında, birisi Merkez Bankası eski başkanı, diğeri eski Hazine Müsteşarı ve Ekonomi bakanıydı. Genç ekonomistlerden oluşan kadrolar oluşturduk, çalışmaya başladık. Türk ekonomisinin iyiye gitmediğini ifade ettik. Adalet ve Kalkınma Partisi’nin kurulduğundan itibaren Cumhuriyet Dönemi’nin en önemli yatırımlarının bile, satıldığı ya da kapatıldığı, inşaat sektörüne dayalı büyümeyi gösteren ‘tüketim ekonomisi modelini’ tespit ettiklerini, bu modelin sürdürülebilir olmadığını ve sonunun mutlaka kötü olacağını defalarca ifade ettik. Bunun için de üretim ekonomisine geçilmesinin gereğini anlattık. Ancak AKP hükümeti, bu tespiti 2018 yılının başlarında yapabilmeye başladılar. İyi Parti’nin seçime sokulmamasının yanında diğer nedeni ise ekonomik kriz başlamadan erken seçim yapmak zorunda kaldılar” dedi.
“PATATES ÜRETİCİSİNİN DURUMU ONLARI İLGİLENDİRMİYOR”
Nuhoğlu, AK Parti hükümetini de eleştirerek Bolu’nun patates üreticisinin durumunun onları ilgilendirmediğini belirterek, “Halkımızın dikkatini çekmek için şu 3 hususu da basın aracılığı ile anlatmak istiyorum. Ülkemizde devlet krizi vardır. Buna rejim değişikliği de diyebiliriz. İkinci olarak bir ekonomik kriz yaşıyoruz. Sonuncusu ise Suriye krizi yaşanıyor. Aslında bu krizleri arttırmak mümkündür. Eğitimde tekrar değişikliğe gidilmesinden bahsediliyor bu başlıca bir krizdir. Tarım ve hayvancılıkta şarbon diyerek gizli bir şekilde götürüyor. Bolu’nun patates üreticisinin durumu bile onları ilgilendirmiyor. Öncelik olarak devlet krizi vardır. Rejim değişmiştir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kuruluşunda bir felsefe vardır. AK Parti yöneticileri ve sözcüler zaman zaman parantezin kapatılacağını ve perde arasının sona ereceğini çok televizyonlarda çok pervasızca konuşuyorlardı. Ülkemiz bir kişiye teslim edilmiştir. Yasama yürütme ve yargı tek adam bağlanmıştır. Buna ailesini de ortak etse tek adam rejimi vardır. Yeminlerimizi ettikten sonra 10 gün açık kalan mecliste gördük ki etkisiz kaldık. Yetkilerimiz sınırlandırılmış. Yetmediği gibi iç tüzük hazırlığı ile sesimiz tamamen kısılsın diye. Hükümet yanlış yaptığı zaman dur deme şansımız yok. Gensoru sorma hakkımız yok araştırma alanımız daraldı ve bunları daha da arttırılacaklar” ifadelerini kullandı.
“BÜTÜN VARLIKLARIMIZIN BAŞINDA DAMAT VAR”
Türkiye’nin bütün varlıklarının başında damat olduğunu belirten Nuhoğlu; “Bu tek adam rejiminin nasıl sonuçlanacağını görmek istersek son 3 ayı denetlemek yeterli. Bütün varlıklarımızın başında damat var. Türkiye böylece korkunç bir felakete gidiyor. Bu sistemle iyiye gitme ihtimalini göremiyoruz. Genel merkezimiz hükümet partisine bir çağrıda bulundu. Bunun bir papaz meselesi olmadığını ve krizin derin olduğunu söyledik. Bu krizden çıkmak için ekonomik model anlayışını tüketim yerine üretim ekonomisine geçmemiz gerektiğini belirttik ve bu konuda gerekli çalışmalarımızı tamamladığımız istedikleri zaman kendileri ile paylaşacağımızı ifade ettik. Yeter ki ülkemiz kurtulsun. Arkadaşlar buna rağmen bize böyle bir talep gelmedi. Bu ekonomik modelin nerelere gideceğini Sakarya’da yaşadık. Pazartesi günü her yeri ziyaret ettik. Adapazarı sanayisinde orta ölçekli sanayicilerle bir araya geldik. Otomobil sanayisine ara ürünler üreten küçük üreticiler. İki ay öncesine kadar 20 kişi çalıştırırken bugün 3 kişi kaldık diyen sanayicimiz var. Bolu’da sanayi büyük değil. Halk biraz daha rahat ve ekonomik krizi hissetmiyor. Eğer ciddi tedbirler alınmazsa bütün Türk milleti ekonomik krizi ciddi olarak yaşayacaktır. Bugün asgari ücretle bir cumhuriyet altını alamıyorsunuz. Hazinede döviz rezervi 18 milyar Dolar, dış borcumuz 450 milyar Dolar, cari açık 50 milyar dolara yakın. Bunun Katar’ın yapacağı yardım ile de düzelme imkanı yoktur zaten yardımın ne olduğunu 450 milyonluk uçakla da anlamış oldunuz. Bu da kredi kapsamındadır ve onun içinden düşecektir. Üreten ekonomiye geçilmedikçe ekonominin düzelme şansı yoktur” açıklamasında bulundu.
“MAHALLİ SEÇİMLERE TEK BAŞIMIZA HAZIRLANIYORUZ”
İYİ Partili Nuhoğlu yerel seçimdeki adayların ne zaman açıklanacağına dair soruyu; “Mahalli seçimler için ciddi şekilde hazırlığa başladık. İyilik Kervanı Yollarda programının bir amacı da mahalli seçimlerdir. Bir arayıştayız, dolaştığımız yerlerde ‘mahalli seçimlerden memnun musunuz? ‘diye sorduğumuzda, Sakarya’da da, Düzce’de de büyük bir memnuniyetsizlik olduğunu gördük. Bolu’da da bu tespitleri yapacağız. Adayların açıklanma süreci ocak ayı olmasına rağmen biz ekim ayından itibaren bazı yerlerin adaylarını açıklamaya başlayacağız” şeklinde cevapladı.
Mevcut 'ittifak yasası' milletvekilliği seçimleri ile ilgili olduğuna dikkat çeken Nuhoğlu;
“İttifak meselesine gelince, halen yürürlükte olan ittifak yasası, milletvekilliği genel seçimleri ile ilgilidir. Mahalli seçimlerde bir ittifak söz konusu olacaksa, mutlaka yasal düzenlemeye ihtiyaç vardır. 1 Ekim’de meclis açılacak, o zaman göreceğiz. MHP çok istekli, AKP de bu konuda istekli görünüyor. Eğer bir yasal düzenleme yapıp, ittifaka giderlerse biz o yasayı göreceğiz, o yasadan sonra bu şartlar oluşur mu bakacağız. Şuanda İyi Parti olarak, mahalli seçimlere tek başımıza hazırlanıyoruz.
İyi Parti Teşkilatı yapılan basın açıklamasının ardından sivil toplum kurum ve kuruluşları ile bir araya geldi. Ziyaretlerinde ardından yemek yiyen İyi Partililer akşam saatlerinde ise İyilik Kervanı ile Bolu’ya gelen siyasetçiler ile teşkilat toplantısı yaptı.
