22 Nisan 2018 23:58

Kardeşleri okuyabilsin diye günde 13 saat çalışıyor

Geldiği Halep’ten çok uzakta bir çocuk bayramı olduğunu ilk kez duyan Ejder, kardeşlerini okutmak için 23 Nisan’ı atölyede çalışarak geçirecek.

Fotoğraf: Volkan Pekal / EVRENSEL

Paylaş

Volkan PEKAL
Adana

TÜİK’in son çocuk iş gücü anketi 2012 yılına ait. Ankete göre 15 milyon 247 bin çocuktan 893 bini çalışıyor. DİSK-AR’ın 2016 raporuna göre 15-17 yaş arası çalışan 2 milyona yakın  çocuğun yüzde 80’e yakını kayıt dışı çalıştırılıyor. Mülteci işçi çocukların sayısında ise artış var. Artık merdiven altı atölyelerde ve tarlalarda çalışan mülteci çocuk sayısı Türkiyeli çocukları geçti. Milli Eğitim Bakanlığının eylül 2017 tarihli verilerine göre 976 bin okul çağındaki Suriyeli mülteci çocuğun yüzde 54,5’i okullara kayıtlı. Okullaşmayan yaklaşık 450 bin Suriyeli çocuk bulunuyor. Aynı atölyede çalışan 12 ve 13 yaşlarındaki iki Muhammed bu iki rakam içerisinde yer alıyor. İsimleri aynı olduğu için atölyedeki ustaları küçük olana Ejder diyor.

‘KARDEŞLERİNİ OKUTMAK İÇİN ÇALIŞIYOR’

Ejder 4 yıl önce Suriye’nin Halep kentinden ailesi ile birlikte gelmiş. Savaş devam ettiği için Suriye’de okula gidememiş. “Savaş olmasaydı kendi vatanımda okula giderdim” diyen Ejder, Türkiye’de çalışmak zorunda olduğu için okula gitmeyi hiç düşünmemiş, okuma yazma bilmiyor. Okula giden 3 kardeşinin okuması için çalışıyor. Bir evde iki aile 10 nüfus yaşadıklarını anlatan Ejder dışında, evde babası ve iki amcaoğlu çalışıyor.

‘AKŞAM YEMEĞİMİ YİYİP YATIYORUM, SABAH YİNE İŞE GELİYORUM’

Çalışmak yerine evde oturmak ve arkadaşları ile oynamak istediğini anlatıyor Ejder. Günde 12 saat çalıştığını söylüyor: “Sabah 07.30’da geliyorum, akşam 08.00’de çıkıyorum. Eve gidince elimi yüzümü yıkıyorum. Yemek yiyorum. Sonra yatıyorum. Sonra sabah yine geliyorum.” Pazar günlerini de mahalledeki arkadaşları ile oynayarak geçiren Ejder, pazartesi olunca tekrar atölyeye dönüyor. Çalışmak dışında kendisine seçenek sunulmayan Ejder’in hayalleri de ayakkabı ustası olmakla sınırlı. Ejder ödediği bedellere bakarak “Keşke hiç savaş olmasaydı” diyor. 23 Nisan’ı ilk defa duyduğunu söyleyen Ejder, çocukların bayramı olmasının güzel olduğunu söylüyor ve ekliyor: “Niye çocuklar oynamasın mı?​”

‘OKULA KAYITLI AMA ÇALIŞIYOR’

Biz Ejder’le konuşurken 13 yaşındaki Muhammed geliyor. Sene başında kayıt yaptırdığı ama çalışmak için bıraktığı okulundan çağırmışlar. MEB’in yüzde 54.5 diye duyurduğu okullu Suriyeli çocuklar arasında Muhammed gibi okulu bırakan ya da okurken çalışan çocuklar da yer alıyor. Okulda Muhammed’e okula devam etmesi gerektiğini söylemişler. İkna etmek için “Okula gelmezsen baban tutuklanır” demişler. Derslerinde başarılı olduğunu söyleyen Muhammed’e okulu neden bıraktığını sorduğumuzda biraz da çekinerek kendisinin okumak istemediğini, çalışmayı sevdiğini söylüyor. Evde sadece kendisinin ve babasının çalıştığını söyleyen Muhammed’in küçük kardeşleri okula devam ediyor. Evlerinin kira olduğunu söyleyen Muhammed, elektrik, su, pazar harcamaları masraflarının olduğunu belirterek “Aldığımız para yetiyor. Ama fazla da yetmiyor” dedi. Önce Arapça eğitimin verildiği geçici eğitim merkezlerinden birine giden Muhammed sene başında devlet okuluna yazılmış. 23 Nisan’ı duyduğunu söyleyen Muhammed, o gün çalışacağını ama okula salı günü başlayacağını söyledi.

450 BİN SURİYELİ ÇOCUK OKULA GİTMİYOR

Birleşmiş Milletler Mülteci Örgütü’nün eylül 2017’de yayınladığı rapora göre eğitim-öğretim yılında 5 ila 17 yaş arasındaki 3.5 milyondan fazla mülteci çocuk okula gidemiyor. Bu rakamlar içerisinde, Milli Eğitim Bakanlığı eylül ayı verilerine göre 976 bin okul çağında olan çocuğun yaşadığı Türkiye’de yer alıyor. Milli Eğitim Bakanlığının 18 Eylül 2017 tarihli verilerine göre 370 geçici eğitim merkezlerinde 280 bin, devlet okullarında 243 bin, açık okullarda 10 bin olmak üzere 533 bin Suriyeli çocuk eğitim görüyor. Yaklaşık 450 bin mülteci çocuk hiç okullaşmamış.


AYAKKABI SEKTÖRÜNDE BİNLERCE ÇOCUK VAR

İzmir’de sadece ayakkabı sektöründe binlerce çocuk işçi var. Işıkkent Ayakkabıcılar Sitesi’nde bir saya atölyesinde çalışan 10 yaşındaki Ali, babası ve dedesinin Suriye’de yaşamını yitirdi, annesi ve kyz kardeşinin ise yakınlarının yanında kaldığını belirtti. Günde 13 saat çalışıp haftalık 100 lira kazanan Ali, “Aileme destek oluyorum” diyor. (İzmir/MA)

ÖNCEKİ HABER

‘Ne geldiyse başımıza bu Dicle Nehri’nden geldi!’

SONRAKİ HABER

EMEP: Çocuklarımızın geleceği için mücadeleye

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...