Böylelikle sivil-asker dengesi olması gerektiği gibi demokratikleşti.
1928 yılında Anayasa'dan devletin dini kısmı çıkartılıp, 1937 yılında Anayasa'ya "laiklik" ilkesi dâhil edilmişti.
Cumhuriyeti kuran ağırlıklı asker kadronun din ve devlet ilişkilerini yeniden düzenleme iradesi olarak somutlaşan süreç başlamıştı.
O günden sonra farklı laik uygulamalar (Militan Laiklik) ordunun Türkiye siyasetinde etkisini kökleştirdi, sivil-asker ilişkilerinde dengeyi askere kaydırdı. Kemalist etkinin bu gelişmelerde büyük rolü sürürken, 1950'de demokrasiye geçişle beraber Türk demokrasiyi içine sindiremeyen Cuntalar, ilk askeri müdahaleyi 27 Mayıs'ta yaptı. Merhum Adnan Menderes'i idama kadar götürdüler. 1961 anayasası ile askeri vesayetin Anayasa'da konumu güçlendirildi. Sarkaç gibi belli periyotlarla (10'ar yıllık aralıklarla) 12 Eylül İhtilali ve 1982 Anayasası ile 28 Şubat, 27 Nisanlarla artan ve devam eden sivil otorite üzerindeki rolü nihayet Başkan Tayyip Erdoğan'la sona erdirildi.
MİLLİ Savunma Bakanı Hulusi Akar ve Türk Silahlı Kuvvetleri'nin komuta kademesi, yeni görevlerini sınırın sıfır noktasında Mehmetçikle birlikte kutladı.
Milli ve demokrat asker
15 TEMMUZ CIA kontrollü NATO darbe teşebbüsü Türk Ordusu'nun olası tehlikeleri görmesi açısından tarihi dersler içerirken Başkan Tayyip Erdoğan-Devlet Aklı, gelecek Türkiye'nin kurumsal yapılarını inşa ediyor. Bu bağlamda, askerin kurumsal konumu değiştirilmesinden daha da önemlisi, zihniyetinin de yani yetiştirilen asker tipinin de demokratikleştirilmesi, uzun vadeli-sürekli bir eğitimi ve iklimi beraberinde getiriyor.
Nihayetinde, zihniyet değişimi sürdükçe, yeni anlayışın, toplumla iyice kaynaşmış ordu, demokratik ruhlu subaylar eliyle geliştirilmesi, geleceğimiz için hayırlara vesile olacaktır. Milli Savunma Bakanı Orgeneral Hulusi Akar'a tarihi rol düşüyor.
Bu konuda, eğitim sistemini ve müfredatı MİLLİ VE DEMOKRATİK TÜRKİYE PARADİGMASINA GÖRE dönüştürülme seferberliğinin zaman kaybına tahammülü yoktur. Askerin sivil siyasi yönetim altında oluşu ruhiyatı kesintisiz, yeni kuşaklar devreye girinceye kadar sürdürüldükçe kazanan MİLLET VE DEMOKRASİ olacaktır. NATO tarafından formatlanan subay anlayışını, ortadan kaldırmak hayati önemdedir.
Şu anda, ABD, Almanya, Brüksel ve Norveç'e sığınan beynini NATO'ya kiralamış generalleri asla unutmamalıyız. 15 Temmuz/16 Nisan/ 24 Haziran süreçleriyle dalgalanan DEMOKRAT TÜRKİYE BAYRAĞI altında toplanmak REFORM, REFORM, REFORM paradigmasıyla yürümek motto'muzlarımızın önde geleni olmalıdır.
ABD, Kılıçdaroğlu'nun değişimine karar verdi
CHP'DE, "O gitsin ben geleyim" ritüeli devam ederken, siyasi kulislerde, ABD derin odaklarının CHP kurultayı ile çok yakından ilgilendiği söyleniyor. Son iddiaya göre Derin ABD, CHP'de at değiştirmeye, yani Kemal Kılıçdaroğlu'nu götürmeye karar verme noktasında. Kılıçdaroğlu'nu Derin ABD (FETÖ) getirdiğine göre, götürmeye de karar vermiş olabilirler... Ancak, yerine gelecek isim konusunda Muharrem İnce ismi öne çıkmıyor. Nitekim ABD'nin derin adamı, IMF valisi Kemal Derviş'in kadrosundan CHP İzmir Milletvekili Selin Sayek Böke, yine ortaya çıktı.
Yayınladığı deklarasyonda, Muharrem İnce pas geçiyor, derin mesaj veriyor:
"Olağanüstü kurultaya gidilmelidir. Tüzük kurultayı ve partimizin siyasi hattını netleştirecek program kurultayı yapılmalıdır.
BİRİKİMLİ-SAMİMİ kadrolar iş başına gelmelidir. Tüm bileşenleri dayanışmaya çağırıyoruz." Selin Hanımın ayak sesleri...
DERİN SÖZ
"CUMHURBAŞKANLIĞI Hükümet Sistemi'yle 150 yıla yaklaşan demokrasi arayışımızın ve 95 yıllık cumhuriyet tarihimiz boyunca yaşadığımız denemelerin çok ötesinde yeni bir yönetim modeline geçiyoruz. Geçmişte yol açtığı siyasi, sosyal ve ekonomik kaoslar sebebiyle ülkemize çok büyük bedeller ödeten bir sistemi artık geride bırakıyoruz." (Başkan Tayyip Erdoğan)
