Barzanicilik, Kürtleri emperyalizme teslim etme siyasetidir

Barzanicilik, Kürt halkı arasına girmiş bir virüs gibidir. Zehirlidir. 1990 yılına kadar Barzanicilik, Kürt solcuları arasında tu kaka bir siyasal hareketdi. Kemal Burkaylar 1976’larda yayınladıkları “Özgürlük Yolu” dergisinde tefrika halinde Barzanilerin nasıl ABD emperyalizmiyle, İsrail Siyonizmiyle ve İran Şahıyla işbirliği yaptığını belgelerle açıklıyordu. Daha 1989’da Apo, Barzani’nin nasıl gerici ve emperyalist işbirlikçisi biri olduğunu söylüyor ve Kürtlere ihanet etmeyeceğini söylüyordu. Bugün ise Kemal Burkaylar, Öcalan'ın PKK-HDP'si, HÜDA-PAR ve irili ufaklı Kürt partilerinin hepsi Barzanilerin arkasına geçmiş ve referandumu savunur hale geldi. Bu Kürt milliyetçiliğinin siyasal olarak geldiği noktayı ve savrulmayı gözler önüne sermektedir. Son tahlilde; Asya’da toplumsal bir yasaya var: Etnik milliyetçilikte ısrar edenlerin emperyalizmin maşası ve kara gücü haline gelmeleri kaçınılmazdır. Bugün artık Barzanicilik, sadece Barzanileri değil, PKK dahil bütün Kürt örgütlerini etkisi altına alıp emperyalizme hizmet eder hale getirilmesinin siyasal biçimidir. Barzanicilik derken özel olarak sadece Barzani ailesini değil, bu siyasal mücadele tarzını benimseyen bütün örgütleri ve liderleri kastediyoruz.

Bugün Batı Asya’da Kürt halkını tehdit eden en büyük tehlike Barzaniler ve Barzaniciliktir. Barzaniler bütün geçmişleriyle, yaptıkları yanlış siyasi hesaplar, kurdukları kirli ve gizli ilişkilerle hep Kürt halkının başının belaya soktular, Kürtlerin baskı ve katliamlardan kurtulmamasına yol açtılar. Hani bir halk deyimi var, "Böyle dostun olduktan sonra, başka bir düşmana ihtiyacın yoktur". Özetle, Kürtlerin başında Barzaniler veya Barzaniciler durdukça Kürtlere başka bir düşman gerekmez.

BARZANİCİLİK NEDİR?

Meseleyi biraz daha açalım. Bu sorunun cevabı, yukarda anlatmak istediklerimizin de açıklaması olacak. Barzanicilik birinci olarak, birlikte yaşadığı halka ihanet etmek ve en sıkışık zamanını kollayarak, onu arkadan vurmaktır. Örneğin Irak, İran ile savaşıyor mu? Hemen İran ile temasa geçip İran ordusunun tarafını tutmak ve Irak ordusunu arkadan vurmaktır. Irak’a bir Amerikan müdahalesi mi var? Hemen Amerikan ordusunun yanına koşmak ve onun askeri olmaktır. Birlikte yaşadıkları Araplar ile İsrail arasında bir çatışma ve kavga mı var? Hemen İsrail ile ilişkiye geçip Irak içinde İsrail’in gücü haline gelmektir. Bu listeyi uzatabiliriz. Beraber yaşadığı halka en küçük bir dostluk ve sevgi beslemeyen, tam tersine Kürtlerin birlikte yaşadığı halktan nefret etmesi için elinden gelen her türlü tertip ve kışkırtmaların içinde olan bir zihniyet ve anlayış.

Barzanicilik; emperyalizmle işbirliği demektir. Buna İsrail’i de eklemek doğru olur sanırım. Barzanicilik, her zaman Batı emperyalizminin bölge halkları arasındaki örgütlü güçlerinden biri oldu. Özellikle ne zaman Irak ile emperyalist ülkeler arasında bir sorun çıktıysa, Irak halkını hizaya sokmak için Barzaniciler harekete geçirildi. Barzaniler hareketlendiği zaman bilelim ki, emperyalistler veya İsrail Siyonizmi Irak üzerinde bir operasyona hazırlanmaktalar. Tersi de doğrudur. Emperyalizm ve Siyonizm ne zaman Irak’a saldırmaya başlarsa Barzaniciler de hemen onların yanında yerlerini alırlar.

Barzanicilik, aynı zaman da gericilik demektir. Siz bakmayın Batı’nın onları seküler bir güç gibi göstermesine. Yerel parlamentolarında bir erkeğin dört kadınla evlenebilmesi için yasa çıkarttılar. Aile olarak ta dinsel kimliklerini hep ön planda tuttular. Bunlara göre bu aile kutsal bir ailedir. Soyları şeyh ve mollardan oluşmaktadır. Sınıfsal olarak da aşiret reisliği ve toprak ağası sınıfını temsil ederler. Toplumun değişmesini ve çağdaş bir toplumun kurulmasının önündeki en büyük engellerden biridirler. Emperyalizm ile ilişkilerinin en önemli sebeplerinden biri de budur. Toplumsal gelişmeyi nasıl durdurabilirim veya geciktirebilirim.

Barzanicilik son yirmi yıl içinde yeni bir yönünü de ortaya çıkardı; Rüşvet ve yiyicilik. Amerikan işgaliyle birlikte, bölgenin yönetimine gelen Barzaniler, Irakın kuzeyinde sömürü, soygun, rüşvet ve yiyiciliğin timsali oldular. Irak’ın kuzeyinde hemen hemen herkesin ittifak içinde olduğu tek konu belki de Barzanilerin yolsuzlukta rakipsiz olduklarıdır. Bölgedeki ticaret tamamen bu ailenin kontrolündedir. Halil İbrahim Gümrük kapısı adını verdikleri bizim Habur Gümrük kapısının karşısında ki gümrük gelirleri ile petrol ticaretinden elde edilen gelirler bu aileye akmaktadır. Avrupa ülkelerinin ve BM, Dünya Bankası gibi kuruluşlarının gönderdikleri yardım ve fonlar bu aile tarafından kontrol edilmektedir.

Şimdi bu aile kalkmış “Bağımsızlık” gibi kutsal bir kavramı kullanarak Kürt halkını bir maceraya sürüklemek istiyor. Bağımsızlık referandumunun bugün Irak’ın kuzeyinde yaşayan halkın yaşadığı büyük ekonomik sosyal ve kültürel sorunlara herhangi bir derman olmayacağı gibi, var olan kazanımların da kaybedileceği bir sürece girildiği Kürt halkı tarafından görülmelidir. Kuzey Irak’taki Kürt halkı Barzanilerin peşinden gittiği için üç kere mülteci konumuna düşmüştü. Şimdi de olacak olan budur. Yanlış hesap hem Bağdat’tan, Tahran’dan ve Ankara’dan dönecektir. Barzaniler muhtemelen yine baba Barzani gibi Amerika’ya sığınacak, olan ayaklar altında kalacak olan mazlum Kürt halkına olacaktır.