Songül Hatısaru

Songül Hatısaru

songul.hatisaru@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Çocuklara mühendislik mesleğini anaokulu çağında tanıtıp onlara yepyeni ufuklar açan Limak Vakfı Başkanı Ebru Özdemir, “Amacımız anaokulundan master’a kadar her aşamadaki mühendislik eğitimini desteklemek. En büyük korkum, kızlarımızın çalışmaması. 16 kız öğrencimiz mezun oldu. Hepsi çalışmaya başladığı için çok mutluyum" dedi.

Başına çiçeklerden taç takmış, şirin mi şirin, miniş mi miniş bir kız çocuğu… Yaklaşıp soruyorum: “Sen prenses mi olacaksın yoksa?” Boncuk gözlerini dikip bakıyor: “Mühendis… Mühendis olacağım!” Daha güzel bir bayram armağanı olabilir mi! Hepimize kutlu olsun!

Haberin Devamı

Limak Yatırım Yönetim Kurulu Başkanı Ebru Özdemir ile gittiğimiz Gaziantep’te başına tacını takmasına karşın prenses değil mühendis olmak isteyen şahane çocuklarla tanıştım.

Eğitimde mühendislik alanını sahiplenerek birçok sosyal sorumluluk projesi hayata geçiren Limak Vakfı, pilot uygulamasını geçen eylül ayında Gaziantep’te başlattığı ‘Evin Küçük Mühendisleri Projesi’nin kapanış panayırını hafta sonunda yaptı. Gaziantep’te yürütülen çalışmalar kapsamında 20 anaokulu öğretmeni, 1.500 anaokulu öğrencisi ve 3 bin veliye mühendislik mesleğine dair farkındalık yaratan eğitimler verildi...

Panayır düzenlendi

Limak Vakfı faaliyetleri kapsamında eğitim alanında da projeler yürütüyor. Bu amaçla başta kız öğrenciler olmak üzere geleceğin mühendislerinin yetiştirilmesine katkı sağlıyor.

Hayata geçirilen projelerden Evin Küçük Mühendisleri ile mühendisliği okul öncesi çağlardan itibaren çocuklara sevdirmek amaçlanıyor. Gaziantep’te başlatılan projenin pilot uygulaması sonuçlandı. Projenin son aşaması olarak düzenlenen Mühendislik Günleri Panayırı, Nazire Eruslu Anaokulu’nda yapıldı.

Veliler de eğitildi

Gaziantep Büyükşehir Belediyesi ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü desteği ile gerçekleştirilen projede, okul öncesi dönemdeki çocukların ince ve kaba motor becerilerinin artırılmasına yönelik olarak hazırlanan etkinlikler uygulandı ve çocuklarda mühendislik odaklı yaratıcı düşüncenin temelleri atıldı.

Sınıflardaki etkinliklerin yanı sıra veli ve çocuklar arasındaki etkileşimi artırmak amacıyla hazırlanan ‘Evin Küçük Mühendisleri’ kitabı velilere armağan edildi. Farklı mühendislik alanlarının tanıtıldığı bu kitapta, velilerle çocuklarının ortaklaşa gerçekleştireceği oyunlar örneklendi ve çocuklarla birlikte yapmaları teşvik edildi.

Haberin Devamı

‘Baretle taçlanan’ hayaller gerçek olsun

Çocuklar bize ve ailelerine bugüne dek aldığımız en güzel 23 Nisan armağanını verdiler: Umut! Panayırda çocukların yaptığı Çanakkale Köprüsü maketi ilgi çekti.

Robot da yaptılar

Panayırda sergilenen ürünler arasında geometri tahtasından bardaklardan yapılan denge kulelerine, çubuklarla inşa edilen iskelelerden atık malzemelerden yapılan 1915 Çanakkale Köprüsü maketine kadar birçok farklı ürün vardı.

Evin Küçük Mühendisleri Kitabı’ndan ilham alan çocuklar ve aileleri kendi özgün projelerini de geliştirerek pet şişeden basit mekanizmalı elektrik süpürgesi, su basıncı yardımıyla çalışan asansör sistemi ve yay mekanizması ile kendi elektriğini üreten ev mekanizması gibi tasarımlar vardı. Tanıştığım çocuklardan Nisa adlı kız öğrencinin başına taç taktığını görünce, “Prenses mi, mühendis mi olmak istiyorsun?” diye sordum.

Haberin Devamı

Projesinde robot yapan 6 yaşındaki kız çocuğu “Mühendis olmak istiyorum” deyince, Ebru Özdemir sarılıp öptü çocuğu. Kız çocuklara kendi hayatıyla da örnek olup anaokulundaki çocukları mühendisliğe özendiren Özdemir tebriği hak ediyor.

Taçlı Nisa mühendis olmak istiyor.

21. yüzyılı yakalamak

Panayırda bir konuşma yapan Limak Vakfı Başkanı Ebru Özdemir bir ülkenin ekonomik, siyasi ve kültürel gelişmişliğini, o ülkenin öğrencilerine sunduğu eğitimin kalitesi, bilimsel araştırma kapasitesi, yüksek teknolojiye dayalı bir ekonomik modelin belirlediğini söyleyerek, “Biz de ülkemize ekonomik bir mucize yaşatmak istiyorsak, gençlerimizi 21’inci yüzyılın bilgi, beceri ve yetkinlikleriyle zenginleştirmek ve donatmak zorundayız” dedi.

Özdemir, “Unutmayalım ki bugünün teknolojisi, bugünün iş dünyası, kendisini fen, teknoloji, mühendislik, matematik alanlarında yetiştirmiş kişilere büyük fırsatlar sunuyor, sunacak. Bu fırsatlardan yararlanmak için evlatlarımızı, en erken yaştan sadece okulların duvarları ile sınırlandırmamamız gerekiyor. Hedefimiz, Gaziantep’te başlattığımız bu projemizi birçok ilimizde de hayata geçirmek” dedi.

Kızlar çalışmalı

Özdemir’le dönüş yolunda özel sohbet etme imkanı bulduk. Kendisine en büyük korkusunu sorduk. Cevabı başlattığı mühendislik projelerini nasıl içselleştirdiğini göstermesi açısından ilginçti:

“Anadolu’daki devlet üniversitelerinde okuyan başarılı kız öğrencilere burs ve sanat dahil olmak üzere çoğunu İstanbul’da gerçekleştirdiğimiz eğitimler veriyoruz. Şimdi liselerde de mühendislik eğitimlerine başlayacağız. Hedefimiz liseli 20 bin genç. Amacımız anaokulundan mastera kadar her aşamadaki mühendislik eğitimini desteklemek. Bu işte en büyük korkum, kızlarımızın çalışmaması. O kadar eğitimi aldıktan sonra, evlendiklerinde çalışmadıklarını düşünsenize. 16 kız öğrencimiz mezun oldu. Hepsi çalışmaya başladığı için çok mutluyum."

‘Baretle taçlanan’ hayaller gerçek olsun

‘Kanal İstanbul’la ilgileniyoruz’

Panayırda basın mensuplarının gündemdeki konulara ilişkin sorularını da yanıtlayan Özdemir, Kanal İstanbul’u ilgilendikleri projeler arasında saydı. Özdemir, "Biz her türlü altyapı projesiyle ilgileniyoruz. Kanal İstanbul, İzmir geçişi… Kanal İstanbul'u da inceleyeceğiz" diye konuştu. Özdemir savunma sanayisiyle de ilgilendiklerini söyledi.

Turiste ‘Uzaklarda arama’ diyecek

Fatma Şahin de bir mühendis. Katkısıyla kentin her noktasında büyük altyapı yatırımları yanı sıra sosyal mühendislik dokunuşları da görmek mümkün. Davetiyle Gaziantep Hayvanat Bahçesi'ne gittik. Safari Park’ta hayvanlar doğal ortamlarında serbest geziyor. Devekuşunun yanından karaca, atın yanından leylek geçiyor. İnsanlar da gezi aracı içerisinde hayvanları izliyor. 68 tür hayvan türünün bulunduğu hayvanat bahçesini 3.5 milyon insan ziyaret ediyormuş.

Kentte sosyal hayat çok canlı, bisiklet yolunda kadınlar pedal çeviriyor. Sanatsal etkinlikler yanı sıra gastronomi şehri haline gelen Antep’i yılda 1 milyon kişi günübirlik turlarla ziyaret ediyormuş. Şahin’in amacı şimdi Antalya ve Kapadokya’ya gelen turistleri günübirlik charter seferleriyle şehre taşımak! Söyleyen Fatma Şahin olunca Gaziantep sokaklarında yakında Suriyeliler yanı sıra Rusları, Almanları, Avusturyalıları göreceğimiz kesin. Şahin geçen yıl, ‘Şimdi Gaziantep’e Gelme Zamanı’ kampanyasını başlatmıştı. Kent kampanyanın ardından 1 milyon ziyaretçiyi ağırladı. Bu yılki sloganları ise ‘Uzaklarda Aramayın’…

Antep lezzet fragmanı

Gastronomi turizmi ile öne çıkan Gaziantep, hafta sonunda İstanbul’da düzenlenen 7. Geleneksel Aşçılar ve Tedarikçiler Buluşması & Culinary Cup’ın da ana sponsoruydu. Dernek Başkanı İsmail Ay’ın davetiyle gittiğimiz Haliç Kongre Merkezi'nde aşçılar yarışmalarla hünerlerini sergilerken, tedarikçiler ürünlerini sergiledi. Gaziantep Büyükşehir Belediyesi’nin açık büfe öğlen yemeği sunumu yapıldı. 2 bini aşkın insan Haliç Kongre Merkezi’ni ziyaret edip yiyeceklerdeki trendleri, aşçılar ise tedarikçilerle buluşup ürünleri inceleme fırsatı buldu. Gıda standlarında yok yoktu. İtalyan ürünlerine ilgi büyüktü. Fakat ne kadar çeşit olsa da Antep lezzetlerine doymak mümkün mü! Bu buluşma, katılımcılar açısından bir ‘fragman’ oldu bence, ilk fırsatta kaynağına koşacaklar, eminim!

‘Baretle taçlanan’ hayaller gerçek olsun

(Soldan sağa) Maria'nın Bahçesi'nin sahibi Maria Ekmekçiğlu, Aşçılar Derneği Başkanı İsmail Ay, Sapori Gıda'nın Başkanı Ferda Ulaşoğlu birlikte poz verdi. Etiler'deki Maria'nın Bahçesi, Atina'dan sonra New York'ta da şube açıyormuş...

Araplar 13 bin dolar maaş ödüyor

Aşçılar Derneği Başkanı İsmail Ay gençlere mesleği önerirken yurt dışını hedeflemeleri gerektiğini şu gerekçelerle anlattı: ''Türk şeflerine Avrupa, Amerika'dan talep var. Ancak asıl ilgi Arap ülkelerinden geliyor.

Arap ülkelerinde Türk aşçılar ortalama 12-13 bin dolar maaş alıyor. Avrupa'da maaşlar 4 bin euro civarında. İyi bir aşçı Türkiye'de o parayı zaten alıyor. Avrupa'yı bu nedenle daha çok işe yeni başlamış genç aşçılar tercih ediyor. Amerika'da ise maaşlar 7-8 bin dolar arasında. Türk aşçılar dünyada şu anda çok revaçta."

‘Baretle taçlanan’ hayaller gerçek olsun

Big Chef'in aşçısı Murat Aslan, 'Bir Aşçının Dünlüğü' adlı kitabını festivalde tanıttı. Aslan, kitabında masalarımıza gelen siparişlerin mutfaktaki öyküsünü anlatıyor.