Babam yanlışları şarkılarıyla anlattı

Babam yanlışları şarkılarıyla anlattı

Ölümünün ardından 14 yıl geçen Cem Karaca ‘Merhaba Gençler’ isimli albümle anılıyor. Türkiye’nin en önemli müzisyenlerinin ve oyuncularının parçalar seslendirdiği albümün yapım aşamasında yer alan sanatçının oğlu Emrah Karaca “O, hep kendi bildiği doğruyu yaptı ve bir şeyleri değiştirmeye çalıştı. Yanlış bildiği şeyleri şarkılara döktü” diyor.

IŞIL ÇALIŞKAN/İSTANBUL

Türk rock tarihinin usta ismi Cem Karaca, 14’üncü ölüm yıl dönümünde kendi şarkılarından oluşan karma albümle anılıyor: ‘Merhaba Gençler’. Sude Bilge Demir prodüktörlüğündeki albümde Teoman, Mehmet Erdem, Sıla, Can Bonomo gibi isimler var. Ancak alışılmışın aksine bu albümde sadece müzisyenler yok. Ayşen Gruda, Şevket Çoruh ve Fırat Tanış gibi oyuncular da yer alıyor. Albümde şarkı ve sanatçı seçiminde yer alan Emrah Karaca ile Cem Karaca’yı ve ‘Merhaba Gençler’i konuştuk.

Albümde siz neden şarkı söylemediniz?

Bu bir Cem Karaca proje albümüydü ve şarkılarını Türkiye’nin önemli müzisyenleri söylesin istedik. Sahnede Cem Karaca şarkıları söylediğimde biraz tepki gösteriyor, ‘Babasının şarkısını söylüyor’ diyorlar. Bu şekilde düşünülmesini istemedik.

Parçalar ve hangi sanatçının neyi söyleyeceği neye göre belirlendi?

Sıla’da ‘Sen de Başını Alıp Gitme’ şarkısı tam karşılığını bulan bir şarkıydı. Halil Sezai ile bir konserde karşılaştık. Konser sonrasında sahnedeki gruba ‘Oh Be’ şarkısını seslendireceğini söyledi. Ben de yanına gidip ‘Hayırdır abi ne alaka?’ dedim. O da ‘Benim en sevdiğim şarkı budur’ dedi. Böyle bir proje olunca direkt Halil ile irtibata geçtim. Şarkı sanatçı eşleştirmesi de kendiliğinden gelişti.

Albümde Ayşen Gruda ve Şevket Çoruh gibi oyuncular da var. Bu isimler nasıl dahil oldu?

Bu isimler albümün sonuna doğru dahil oldu. Ayşen abla babamı ve babaannemi çok yakından tanıyordu. Kendi yazdığı bir şiirle albüme kendi dahil oldu. Ama zaten bu projenin asıl mimarı olan Sude Bilge Demir sanatçılarla konuşup projeyi şekillendirdi. Sude projenin başında bana ‘biraz değişik isimler olsun hep aynı isimler oluyor’ dedi. Farklı isimlere yönelmemizin sebebi de budur. Şevket Çoruh da Cem Karaca’yı çok sevdiğini bildiğimiz bir isimdi. Duruşunu da çok takdir ettiğimiz bir isimdi ve olması harika oldu.

Cem Karaca’nın oğlu olmak nasıl bir sorumluluk?

Zor bir şey. Cem Karaca’nın oğlu olunca bazı şeyleri 2-3 kere hatta benim gibi biriyseniz 5-10 kere düşünmeniz gerekiyor. Bugüne kadar çok defa kendi adıma albümlerin kıyısından döndüm. Aranjörlerle anlaştım, şarkıları yaptırdım ama hep kafamda soru işareti vardı ve hep daha iyisini aradım. Belki hataydı tabii bu kadar ince eleyip sık dokumak bilemiyorum. Ama babam hep böyle bir baskı oluşturdu. Babamın bir geçmişi var. Ben Cem Karaca’nın oğlu olarak gidip alelade bir şey yapamam diye düşünüyordum. Hayat beni böyle savurdu. Şuan zaten onun sorumluluğunu iki kat yaşıyorum. Hem Moğollar hem Cem Karaca... Keyifli gidiyor, bakalım zaman ne gösterecek.

Bugün hayatta olsaydı neyi değiştirmek isterdi?

Hayatı boyunca bir şeyleri değiştirmek istedi zaten. Belki de hayata bu kadar erken veda etmesinin sebebi bunlardı bilemiyorum. Yaşadığı darbeler sonucunda çok çöktü. O, hep kendi bildiği doğruyu yaptı ve bir şeyleri değiştirmeye çalıştı. Sonuçta hayatına normal şarkılar söyleyerek de devam edebilirdi ama etmedi. Yanlış bildiği şeyleri şarkılara döktü. Babamın hayat seçimi bu anlamda biraz garip. Yoluna devam etmektense bir şeyleri değiştirmek adına şarkılar yaptı. Kendi doğrusu kendi yanlışı... İnandığı şeyi yaptı. Hayatımızda şu an yanlış giden o kadar çok şey var ki... Eminim hayatta olsaydı çok şeyi değiştirmek isterdi. Başarılı olur muydu bilmem ama en azından uğraşırdı. Çünkü o Cem Karaca’ydı...

Yıllar geçmesine rağmen onun müziği gençlerin hâlâ dilinde. Şarkılarının zamansızlığını neye bağlıyorsunuz?

Özenli olmasına ve doğru bildiği şeyi yapmasına bağlıyorum. O dönem yapılan işlerde hep bir samimiyet var. Bir şeyler planlı yapılmıyor. Sözler, müzikler, düzenlemeler... Yapılan işlerde herkes müzisyenmiş. Hep grup mantığıyla beraber yola çıkılmış ve keyifli de görünüyor. Yollarda şarkıları pekiştirmişler. Şarkılar pişmiş, insanların kalbine girmiş. Yurt dışında nasıl bir sound varsa Türkiye’de de neredeyse aynıymış. Dolayısıyla keyifli ve insanların sevdiği işleri yapmışlar. Bence zamansızlığı bu.

Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN