Av. Veli Küçük konuya ilişkin yazılı açıklamasında görüş ve düşüncelerini şöyle ifade etti

“Cumhuriyetimizin bütün kazanımlarının (işletmeler, fabrikalar, kamu arazileri,  kurumlar, kamu taşınmazlarının) özelleştirilmesinin  ardından şimdi de Haydarpaşa ve Sirkeci Garı’nın peşkeş çekilircesine ihale edilmesi artık bardağı taşıran son damladır.

Bugüne kadar ihale yasasının 147 kez değiştiğini düşündüğümüzde yurttaşın yapılan ihaleleri adrese teslim işlemler olarak görmesi, devletin mal varlığının keyfi uygulamalarla özel kişilerin eline geçirildiğini düşünmeleri normaldir.

Eğer İBB bir yerel yönetim ve belediye olarak kamu kurumunun  ihtiyacı için talepte bulunuyorsa, TCDD’nin bu talebi konuyu ihaleye götürmeden karşılama zorunluluğu vardır, bu zorunluluk kamu yararına davranma ilkesinden doğmaktadır. Tahsis ya da kiralama yöntemiyle İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin talebi ve ihtiyacı karşılanmalıydı. Görünen o dur ki; ihale kişiye özel ve adrese teslim yapılmıştır. Bu durum karanlık bir ideolojinin yerel yönetimlerde istediğini alamamasının kamu yönetimine yansıtılarak kendisi gibi düşünmeyen ve farklı anlayışı önyargıyla cezalandırma ve devre dışı bırakma çabasıdır. 

İstanbul Büyükşehir Belediyesini ihaleye bile çağırmayan TCDD, halkın malı olan, kültürel ve tarihsel değer taşıyan Haydarpaşa Gar’ını ve Sirkeci Gar’ını, sermayesi 10 bin TL olan bir şirkete vermesi ülkemizde yaşayan herkeste peşkeş çekildiği algısına sebebiyet vermiştir ki böyle bir uygulama asla kabul edilemez. Dünyanın hiçbir demokratik ülkesinde tek bir kişiye böylesine keyfi ve özel ihale yapılamaz. İBB ‘nin hukuksuz bir şekilde ihale dışı bırakılmasına dair, ihale dışı bırakma işleminde sorumluluğu bulunanlarla alakalı suç duyurusunda bulunuldu. Biz de Adana Barosu olarak sürecin takipçisi olacağız.

Bunların Haydarpaşa garı üzerinden; kalbimize, gönlümüze, hatıralarımıza, yitirdiklerimize, kamusal bilincimize, ilkelerimize, tarihimize, kültürümüze, estetik dokuya, ekolojik kaygılarımıza “ dinamit konulmasına “ asla izin vermeyeceğiz. Haydarpaşa Garı bu kadar da ucuz olamaz. Kimseye peşkeş çekilemeyecek kadar da önemlidir ve halk nezdinde semboldür. Büyük önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘Geldikleri gibi giderler’ sözünü Haydarpaşa Garı'nın önünde söylediğini hatırlatırım. Kurtuluş Savaşımızın özünü ve ruhunu taşıyan bu sözler dahi Haydarpaşa Gar’ının devletimiz ve kamu tarafından gözünün nuru gibi koruması gerektiğini göstermektedir.  Saygıyla sunarım”