'Askerler ölümüz çıkmadan sizi alamazlar dedi'

İçişleri Bakanı Soylu'ya tepki gösteren CHP'li Özkoç, "Tek bir müdahale dahil olmadı. Olayın gelişi belliydi. Daha önceden bilgilendirilen emniyet müdürleri görevini yapmıyordu. Bu saldırı öldürmek amacıyla yapıldı" dedi. Özkoç, Çubuk'ta sığındıkları evde üst düzey komutanların "Sizi buradan bizim ölümüz çıkmadan alamazlar" dediklerini anlattı.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç, Çubuk'ta CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'na yapılan saldırıyı anlatırken, sığındıkları evde üst düzey komutanların söylediklerini de aktardı.

TBMM'de basın toplantısında konuşan Özkoç İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun olaylara müdahale edildiği iddiasının doğru olmadığını söyledi. Özkoç şöyle konuştu:

'ÖLDÜRMEK AMACIYLA YAPILDI'

"İçişleri Bakanı'nın ifade ettiği gibi emniyetten müdahale söz konusu oldu mu? Provokatörleri oradan uzaklaştıran bir müdahale oldu mu? Hayır. Tek bir müdahale dahil olmadı. Olayın gelişi belliydi. Daha önceden bilgilendirilen emniyet müdürleri görevini yapmıyordu. Bu saldırı öldürmek amacıyla yapıldı. Genel başkan defalarca yumruklandı, genel başkan yardımcımızın kaburgası kırıldı. Yanlarına girip provokatörleri uzaklaştıran bir emniyet müdahalesi maalesef sağlanmadı. Tamamen öldürmeye kast edilen bir saldırıydı."

'ŞAPKA VE PARKA GİYDİRMEK İSTENDİ'

"Biz o köydeki bütün insanların tamamını suçlamıyoruz, evini açanlara bir suçlama söz konusu değildir. Evini açarak linç girişiminden kurtaranların tamamını buradan selamlıyoruz. Devletimizin yapamadığı kucaklamayı milletimiz yapmıştır. 'Sizi, burada bizim ölümüz çıkmadan buradan alamazlar' diyen üst düzey komutanlara da teşekkür ediyoruz.

Genel başkanımıza ev içerisinde yapılan şu teklif hepimizin içini acıtmıştır. Genel Başkanımız evden çıkarken kendisinin üzerine parka ve şapka giydirilmek istenmiştir. Bu teklifi yapanlar bu elbiseleri bugüne kadar kime giydiriyor ve kimi öyle kaçırıyorlarsa aynı kişilikte ve aynı düşüncede insanlardır. Genel başkanımızın kimseden kaçacak durumu yoktur. Evden dimdik çıkmış, araca binmiş ve olay yerinden uzaklaşmıştır. Bu olayın bir sonucu olmalı. Türkiye Cumhuriyeti yasalarla, adaletle yönetiliyorsa bunu bu noktaya getiren kişiler yasalar karşısında hesap vermeliler. Kendilerini zırh gibi koruyan görevinden istifa etmeliler." (HABER MERKEZİ)