Anadolu da güzel bir atasözü var; “doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar”. Bu söz bu günler ve sanki Muhterem Nurettin Yıldız için söylenmiş sanki.

   Aslında bu hoca ya belli ki; birileri takmış, fıkıh kitaplarında nikah konusunu işler, hemen kıyameti koparırlar. “hoca 6 yaşındaki çocuğun evlenebileceğini söyledi” derler. Koca bir konuşmadan bir cümle seçip, önünü arkasını keser bu ifadeleri ortaya koyarlar.

  Başka bir gün hocanın herkese açık vaazı’na gelen binlerce cemaatten birisi toplumda ses getiren bir cinayet suçu işler hemen bazı güçler devreye girer; “bu katil bu hocanın adamı mı?” diye rahatsız edici soruşturma başlatır.

  Keza hoca toplumdaki cinsel sapıklığa karşı ümmeti uyarıp muhtemel tehlikelere karşı uyanık olmalarını ister, onu sapıklıkla suçlarlar.

   Toplumu tanımayan birisi de zanneder ki, bu tolumda hiç bir cinsel sapıklık olmuyor, her gün parklarda, bahçelerde, asansörlerde, evlerde okullarda ve diğer kurumlarda bu sapıklıklar işlenmiyor da Nurettin Yıldız hoca “eşeğin aklına karpuz kabuğu getirmiş” muamelesi çekiyorlar.

  Oysa hemen her gün gazete ve televizyonlar da onlarca cinsi sapıklık hikayesi okuyoruz. Asansördeki cinsel sapıklıklar, romanların, filmlerin başlıca konusu. İnanmayan araştırsın. Daha bir kaç ay önce yayınlanan bir roman bu konuyu işliyordu. Hatta roman çok okunanlar listesine girmişti. Yine asansörde yaşlı başlı erkeklerin asansörde yaptıkları livata sanal arşivlerde izlenme rekorları kırıyor.

  Bu ahlaksızlıklara karşı hoca Müslümanların bu konulara dikkat etmelerini dinlerine aykırı tutumlara girmemelerini tavsiye ediyor. Çünkü; İslam’a göre “bir kadın ve bir erkeğin yalnız olarak kapalı mekan da bulunması halinde 3.sü şeytandır” bunu hatırlatan hocayı hedefe koyacaklarına ülkede meydana gelen asansörlerdeki sapıklıkları araştırsalar ya.

   Ama o işlerine gelmiyor. Onlar istiyor ki; kadın da erkek te nikahsız olarak istedikleri her yerde cinsel ilişkiye girsin. Buna zaten devlet zinayı suç olmaktan çıkardığı için müdahale etmediğine göre dinde müdahale etmesin isteyen istediğini yapsın.

   Ama sapıklığın sonu yok. Böyle her gün açık saçık caddelerde, işyerlerinde alışveriş merkezlerinde “koç katımı” kıvamında olsun.

  Nurettin Yıldız da bu duruma müminlerin düşmemesi için asansör dahil hiçbir mekanda nikah düşen bir kadınla yalnız olarak bulunulmamasını doğacak fitneye ve iftiraya yol açılmamasını tavsiye ediyor. İyide ediyor, ağzına sağlık. Eğer onun dediğini beğenmiyorlarsa ister mahallelerindeki imama ister kendilerinin “aydın hoca” dedikleri sosyete hocalara gidip; “hocam 18 yaşını doldurmuş dinen nikah düşen bir kadın ve bir erkeğin yalnız olarak asansöre binmeleri uygun mu?” Diye sorsunlar. Bakalım Nurettin hocanın dediğinden başka bir şey diyebiliyor mu? Tabi imanını yitirmemişse.

    Selamlarımla...