Türkiye'nin son 17 yılına damga vuran AK Parti, dün büyük kongresini gerçekleştirdi. Bu kongre, seçilmiş delegelerinin oylarının büyük kısmının imza vermesine rağmen olağanüstü kurultayını toplayamayan CHP'ye her açıdan örnek olması gerekiyor.
Atatürk'ün kurduğu ve 'En büyük iki eserimden biri' dediği CHP'de bugün tam bir kaos yaşanıyor. "Tek adam" şeklinde ürettikleri safsatayı dillerinden düşürmeyen CHP'liler birbirini yiyor. Seçilmiş kurultay delegelerinin büyük bölümü olağanüstü kurultay için imza veriyor ancak girdiği 9 seçimi de kaybeden Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu, kurultayı toplamaya cesaret edemiyor. Üstüne üstlük kurultay isteyen delegeleri disipline gönderiyor. Bu arada partide muhalifler bile kendi içinde birkaç parçaya bölünüyor.
AK Parti ise, kongresini dün en ufak bir sorun yaşanmadan yaptı.
Parti MKYK'sının yüzde 58'i değişti ama kimseden huzuru bozacak bir açıklama gelmedi. Adeta bir bayrak yarışı yaşandı.
İki partide yaşanan bu farklı tablolar, AK Parti'nin nasıl her girdiği seçimi kazandığını, CHP'nin ise neden halktan bir türlü iktidar vizesi alamadığını net bir şekilde anlatıyor. Siz kendi içinizde birlik olamazsanız, birbirinizi boğazlama noktasına gelirseniz halk da size ülkeyi emanet etmez...
Buradan AK Parti'nin dünkü kongresine CHP adına katılan Genel Başkan Yardımcısı Yıldırım Kaya'ya sesleniyorum...
Sayın Kaya, Dün bir büyük kongre nasıl yapılır gördünüz, öğrendiniz. Lütfen gidip bunu Genel Başkanınız Kılıçdaroğlu ve parti yöneticilerine anlatın. Bir kongre nasıl birlik beraberlik içinde yapılır, nasıl tüm katılımcılar coşku içerisinde tek yumruk olur bunlardan bahsedin. Biz de Atatürk'ün kurduğu partiye yakışacak bir kurultay yaptığınızı görelim. Yoksa bu gidişle CHP'de yapılacak ilk kurultayda sandalyeler havada uçuşacak ve iş karakolda bitecek.
BU NASIL LAF AKPINAR
İzmir Karşıyaka Belediyesi'nin CHP'li Başkanı Sayın Hüseyin Mutlu Akpınar...
Bugün gazetemizde hakkınızdaki iddialarla ilgili çarpıcı bir haber yayınlanıyor.
Haberde geçen iddialarla ilgili kamuoyuna mutlaka bir açıklama yapacaksınızdır.
Ancak, ben size buradan maaşlarını tam yatırmadığınız, ikramiyelerini ödemediğiniz işçileriniz için belediyedeki bayramlaşmada söylediğiniz sözlerle çok büyük bir ayıba imza attığınızı söylemek istiyorum. Bu işçilere demişsiniz ki, "Şimdi yarım maaş yattı diye gelip isyan edenler, her şey tamken neden gelip bir teşekkür etmediniz? 8 saat çalışıp şikayet edenler, Bostanlı'da o kafelerde çalışanlar kaç saat çalışıyor haberleri var mı? Ben söyleyeyim 14 saat çalışıyorlar. Sendikası da yok. Patronu akşam rakı içmek istiyor, elmayı yanlış kesti diye işten kovuluyor." Allah aşkına siz nasıl sosyal demokrat bir siyasetçi olduğunuzu söylüyorsunuz?
Siz bir belediye başkanı olarak tabi ki, işçilerinizin emeğinin karşılığı olan maaşlarını tam olarak ödemek zorundasınız.
Bunun için ayrıca teşekkür mü bekliyorsunuz?
Hem ilçede olan 'Atatürk, Annesi ve Kadın Hakları Anıtı'nı keyfi bir kararla yıkıp yerine milyonlarca liraya yenisini yapmasını biliyorsanız, işçilerinizin maaşlarını da tam yatırmak zorundasınız. Ayrıca, bayram öncesi hakkını arayan işçilere de "Bakın Bostanlı'daki özel kafelerde çalışanlar nasıl kovuluyor" türünden bir gözdağı vermeye de hakkınız yok.