Nazilerin 'Entartete Kunst' sergisinin açılışının 80. yıldönümü

Bugün, Nazilerin ''Entartete Kunst'' (dejenere/soysuz sanat) diye aşağıladıkları sanat eserlerinin bir gezici sergi ile sahnelenmesinin 80. yıldönümü.

Dış Haberler

Nazilerin ''Entartete Kunst'' (dejenere/soysuz sanat) diye aşağıladıkları sanat eserlerinin bir gezici sergi ile sahnelenmesinin 80. yıldönümü bugün. Naziler, 19 Temmuz 1937'de Münih'de 600 sanat eserinden oluşan gezici sergiyi açtılar.

Kandinsky'den Nolde'ye, Feininger'den Barlach ve Kirchner'e kadar olan sanatçılarn tamamı dejenere ve soysuz ilan edilmişti.

Ekspresyonizm, dadaizm, kübizm, sürrealizm, favizm ve modern sanat adına ne varsa soysuz ve yasaktı.

İKİ PARELEL SERGİ

12 ayrı kentte gösterilen bu sergiden bir gün önce ''İlk Büyük Alman Sanat Sergisi'' yine Münih'de ''Alman Sanat Evi'' adı verilen mekânda paralel olarak gösterime sokulmuştu.

Amaç, 'soysuz sanat'a karşı 'Alman sanatı'nı hayata geçirmekti.

Nazi ressam Adolf Ziegler ''Entartete Kunst''un açılışını yapıp, sanat eserlerine bakıp tükürmeden önce şunları söylemişti: ''Burada gördükleriniz saçmalığın, küstahlığın, hiçbir şey yapamamanın doğuşudur... dejeneredir...''

1937 YILI DÖNÜM NOKTASI

1937 yılı Nazi iktidarının sanata 'el atması'nda dönüm noktasını ifade eder. Bu yıldan itibaren Naziler Almanya'daki bütün müze ve özel koleksiyonlardaki sanat eserlerini yağmalamış, kimini açık arttırmada satmış, kimini de imha etmiştir. En son imha 1939 yılında Berlin'de açık alanda yüzlerce sanat eserinin yakılması ile son buldu.

1400 sanatçıya ait yaklaşık 20 bin sanat eseri, yaklaşık 100 müze ve özel koleksiyon yağmalanmıştı.

Bunların tamamı, ''Undeutsch''du, Alman olmayandı... Alman'a yabancı olandı...

NAZİ 'ESTETİĞİ' ÇABALARI İKTİDAR ÖNCESİ BAŞLAMIŞTI

Nazi 'estetiği' üzerine çabalar Nazilerin 1933'te iktidarı almasından önce başlamıştı.

Nazi sanat tarihçisi, mimar, ressam Paul Schultze-Naumburg, 1928'de ''Sanat ve Irk'' adında bir sunum yapmıştı. Bedensel engelliler, ruhsal rahatsızlığı olanlar, Yahudiler ve komünistlerin ürettikleri sanat eserlerinin ontolojik olarak ''hata''lı olduğunu ileri sürmüştü.

Yine benzer bir dönemde, Thüringen eyaleti NSDAP Halk Eğitim Bakanı Wilhelm Frick, ''Zenci kültürüne karşı Alman halk kültürü''nü savunarak, sembolik olarak da kütüphanedeki Erich Maria Ramarque'nin ''Batı Cephesinde Yeni Bir Şey Yok'' kitabını çıkarttırmıştı.

Nazilerin olmayan estetiği üzerine kafa yoran ''şef kuramcı'' Alfred Rosenberg, 1922'de ekspresyonizm hakkında olumlu şeyler söylemesine karşın, ilerki dönemde bu fikrini değiştirmişti. Alfred Rosenberg, 1928'de ''Alman Kültürü İçin Mücadele Birliği'' konuşmasında ''saf'' olmayan ''çirkin sanat''a savaş açılması gerektiğini vaaz etmişti.

'NAZİ ESTETİĞİNİN ASIL ÖGESİ IRK VE FÜHRER'

Nazi 'estetiği' konusunda açıklama yapan sanat tarihçisi Christian Fuhrmeister bugün N-TV kanalına verdiği röportajda, ''Nazi estetiğinin asıl ögesi ırk ve führer'dir'' diyor.

Nazi terminolojisinde ''Beute Kunst'' olarak adlandırılan ganimet sanat eserlerinden de elde edilen eserlerle Linz'de bir ''Führer Müzesi'' kurmak istediler.

Kızıl Ordu heveslerini kursaklarında bıraktı.