Bayburt Postası - 1940’lı yıllarda baraka olarak hizmet vermeye başlayan ve sonraki yıllarda iki katlı olarak inşa edilen kahvehaneyi özel kılan bir geleneği bulunuyor.
Koçoğlu Çarşı’nın sembol mekanlarından olan Tarihi Beyaz Saray Çayevi zaman içerisinde kaybettiği müşterilerinin oluşturduğu panoda fotoğraflarını sergiliyor.
Kahvehanenin şimdiki işletmecisi Davut Oruç (35) 24 yıldır işletmenin kendilerinde olduğunu, kahvehanenin zaman içerisinde müdavimleri diye sayılabilecek, kahvehaneyle özdeşleşmiş isimlerin panoda fotoğrafları ile yaşatıldığını söyledi.
1980’li yıllardan bugüne kahvehanede böyle bir geleneğin sürdüğünü, bundan sonra da sürmeye devam edeceğini kaydeden Oruç, “Tarihi süreç içerisinde Bayburt’un kültür hayatında hizmetleri bulunan önemli şahsiyetlere kahvehanemiz evsahipliği yapmış. Kahvehanemizin çokca tercih edilmesinin nedeni sanırım Çoruh kıyısında olması dolayısıyla. Kahvehanemizin eskiden müşterileri yaşlılardı. Şimdi müşterilerimiz daha çok genç. Hatta son dönem şehit olan kardeşimiz Halil Türkoğlu da kahvehanemizin müsterilerindendi. Şehit kardeşimize ve cümlesine Alllah’tan rahmet diliyorum” dedi.
Oruç, panonun ilgi çektiğini, özellikle il dışıdan gelen Bayburtlular’ın uzun süre panoyu incelediğini, geçmişte Bayburt’ta yaşayıp büyükşehirlere giden insanların şehir hayatından çekilen simaları daha iyi gözlemleyebildiklerini belirtti.
Selami Keskin: “Dedemin Kahvehanesi”
Bayburt Kütüphanesi’nden emekli olan Selami Keskin (63) kahvehaneye zaman zaman uğradığını ve ‘Tarihi Beyaz Saray Çayevi’nin ‘Aramızdan Ayrılanlar’ köşesi ile gönüllerinde ayrı bir yeri olduğunu kaydetti.
1984 yılında hayata veda eden Tarihi Çarşı Hamamı’nın işletmecisi Şefik Keskin’in torunu olduğunu ve kahvehanenin müdavimi olan dedesinin o yıllarını iyi bildiğini söyleyen Keskin, “Dedemle birlikte gelirdik bu kahvehaneye. Biz oralet, o çayını, kahvesini yudumlardı. Şimdi ise fotoğrafı asılı panoda. Bunun için kahvehanenin sahibi kim olursa olsun, benim için Beyazsaray Çayevi ‘Dedemin Kahvehanesi’dir” dedi.
Turgut Makili: “Babamı hatırlayabildiğim tek mekân”
Çoruh Lokantası’nın ilk aşçılarından Niyazi Makili’nin oğlu Turgut Makili (50) ise, babasının 1985 yılında hayata veda ettiğini ve kahvehanenin daimi müşterilerinden olduğunu söyledi.
Babası Niyazi Makili’nin Askerlik Şubesi’nde aşçı olarak çalıştığını, bunun yanı sıra Çoruh Lokantası’nda çalıştığını ifade eden Turgut Makili, “Babamı çok erken kaybettik. Ben çocukluğuma gittiğimde babamı evin haricinde iki yerde tam olarak hatırlayabiliyorum. Biri Çoruh Lokantası, buraya özel misafirler geldiğinde rahmetli annem börek, baklava yapardı, o tepsi tepsi börek ve baklavaları taşımak görevi bize düşerdi. Orayı çok iyi hatırlıyorum. Günümüzde maalesef bu mekân yaşamıyor. Çoruh Lokantası, o 1930’lı yıllardan beri faaliyette bulunan lokanta, son 5 yıl içerisinde kapatıldı. Şimdi yerinde banka var. Babamı hatırladığım bir diğer mekân ise Beyaz Saray Çayevi.. Babamın akşamdan soluk aldığı, çay içip arkadaş çevresi ile sohbet ettiği yer. Burası halen duruyor. Sahipleri bir kadirşinaslık örneği göstererek eski müşterilerini fotoğarfları ile yad ettiği bir pano oluşturmuş. Ben kendilerine teşekkür ediyorum” dedi.
Öte yandan şimdilerde şehir hayatından çoktan çekilmiş panoda fotoğrafları yer alan isimler şöyle:
“Nihat Esensoy, Halis Kulp, Şefik Keskin, Mürsel Gider, Osman Okutmuş, Vasıf Çolak, Bayram Komat, Salim Kalekahyası, İsmail Anzerli, Lütfü Pamukçu, Necati Siyer, Samih Köprücü, Hüsamettin Çoban, İsmail Aydoğdu, Ali Zozik, Nezvzat Karaoğlu, İhsan Öktem, Ferit Esensoy, Salih Hatipoğlu, Osman İşçi, Fazıl Sekmen, Ömer Bozkuş, Bekir Bozkuş, Mehmet Tan, Faruk Bozo, Nihat Okumuş, Halil Baykal, Katip Tuğrul, Sıtkı Delibalta, Faik Delibalta, Mehmet Tatar, Hilmi Turgut, Nail Saatçi, Hayri Kumbasar, Celal Sivlim Mustafa Çoban, Niyazi Makili, Seyfettin Subay, Zühtü Purut, Muhsin Saatçi, Şerif Yavuz, Ahmet Kocabey, Behsat Özbek, Zikri Sözer, Nurettin Santur, Cemil Akbulut, Asef Polattimur, Nurettin Çoban, Alaattin Santur, Koçali Sever, Turan Araslı, Abubekir Barın, Zeki Çilingir, Ekrem Saka, Hakkı Midilli, Abdullah Aktürk, Mehmet Balaban, Mansur Özden, Alaattin Bozo, Alaattin Heme, İbrahim Kahveci, Mehmet Şık, Köksal Haşlak, Mehmet Ertaç, Gazi Gider, Şehit Halil Türkoğlu, Talip Yeşil, Hilmi Oruç, Hilmi Türkmen, Mahmut Kırtan,Hükmü Dinçer, Mehmet Oruç.
Koçoğlu Çarşı’nın sembol mekanlarından olan Tarihi Beyaz Saray Çayevi zaman içerisinde kaybettiği müşterilerinin oluşturduğu panoda fotoğraflarını sergiliyor.
Kahvehanenin şimdiki işletmecisi Davut Oruç (35) 24 yıldır işletmenin kendilerinde olduğunu, kahvehanenin zaman içerisinde müdavimleri diye sayılabilecek, kahvehaneyle özdeşleşmiş isimlerin panoda fotoğrafları ile yaşatıldığını söyledi.
1980’li yıllardan bugüne kahvehanede böyle bir geleneğin sürdüğünü, bundan sonra da sürmeye devam edeceğini kaydeden Oruç, “Tarihi süreç içerisinde Bayburt’un kültür hayatında hizmetleri bulunan önemli şahsiyetlere kahvehanemiz evsahipliği yapmış. Kahvehanemizin çokca tercih edilmesinin nedeni sanırım Çoruh kıyısında olması dolayısıyla. Kahvehanemizin eskiden müşterileri yaşlılardı. Şimdi müşterilerimiz daha çok genç. Hatta son dönem şehit olan kardeşimiz Halil Türkoğlu da kahvehanemizin müsterilerindendi. Şehit kardeşimize ve cümlesine Alllah’tan rahmet diliyorum” dedi.
Oruç, panonun ilgi çektiğini, özellikle il dışıdan gelen Bayburtlular’ın uzun süre panoyu incelediğini, geçmişte Bayburt’ta yaşayıp büyükşehirlere giden insanların şehir hayatından çekilen simaları daha iyi gözlemleyebildiklerini belirtti.
Selami Keskin: “Dedemin Kahvehanesi”
Bayburt Kütüphanesi’nden emekli olan Selami Keskin (63) kahvehaneye zaman zaman uğradığını ve ‘Tarihi Beyaz Saray Çayevi’nin ‘Aramızdan Ayrılanlar’ köşesi ile gönüllerinde ayrı bir yeri olduğunu kaydetti.1984 yılında hayata veda eden Tarihi Çarşı Hamamı’nın işletmecisi Şefik Keskin’in torunu olduğunu ve kahvehanenin müdavimi olan dedesinin o yıllarını iyi bildiğini söyleyen Keskin, “Dedemle birlikte gelirdik bu kahvehaneye. Biz oralet, o çayını, kahvesini yudumlardı. Şimdi ise fotoğrafı asılı panoda. Bunun için kahvehanenin sahibi kim olursa olsun, benim için Beyazsaray Çayevi ‘Dedemin Kahvehanesi’dir” dedi.
Turgut Makili: “Babamı hatırlayabildiğim tek mekân”
Çoruh Lokantası’nın ilk aşçılarından Niyazi Makili’nin oğlu Turgut Makili (50) ise, babasının 1985 yılında hayata veda ettiğini ve kahvehanenin daimi müşterilerinden olduğunu söyledi.Babası Niyazi Makili’nin Askerlik Şubesi’nde aşçı olarak çalıştığını, bunun yanı sıra Çoruh Lokantası’nda çalıştığını ifade eden Turgut Makili, “Babamı çok erken kaybettik. Ben çocukluğuma gittiğimde babamı evin haricinde iki yerde tam olarak hatırlayabiliyorum. Biri Çoruh Lokantası, buraya özel misafirler geldiğinde rahmetli annem börek, baklava yapardı, o tepsi tepsi börek ve baklavaları taşımak görevi bize düşerdi. Orayı çok iyi hatırlıyorum. Günümüzde maalesef bu mekân yaşamıyor. Çoruh Lokantası, o 1930’lı yıllardan beri faaliyette bulunan lokanta, son 5 yıl içerisinde kapatıldı. Şimdi yerinde banka var. Babamı hatırladığım bir diğer mekân ise Beyaz Saray Çayevi.. Babamın akşamdan soluk aldığı, çay içip arkadaş çevresi ile sohbet ettiği yer. Burası halen duruyor. Sahipleri bir kadirşinaslık örneği göstererek eski müşterilerini fotoğarfları ile yad ettiği bir pano oluşturmuş. Ben kendilerine teşekkür ediyorum” dedi.
Öte yandan şimdilerde şehir hayatından çoktan çekilmiş panoda fotoğrafları yer alan isimler şöyle:
“Nihat Esensoy, Halis Kulp, Şefik Keskin, Mürsel Gider, Osman Okutmuş, Vasıf Çolak, Bayram Komat, Salim Kalekahyası, İsmail Anzerli, Lütfü Pamukçu, Necati Siyer, Samih Köprücü, Hüsamettin Çoban, İsmail Aydoğdu, Ali Zozik, Nezvzat Karaoğlu, İhsan Öktem, Ferit Esensoy, Salih Hatipoğlu, Osman İşçi, Fazıl Sekmen, Ömer Bozkuş, Bekir Bozkuş, Mehmet Tan, Faruk Bozo, Nihat Okumuş, Halil Baykal, Katip Tuğrul, Sıtkı Delibalta, Faik Delibalta, Mehmet Tatar, Hilmi Turgut, Nail Saatçi, Hayri Kumbasar, Celal Sivlim Mustafa Çoban, Niyazi Makili, Seyfettin Subay, Zühtü Purut, Muhsin Saatçi, Şerif Yavuz, Ahmet Kocabey, Behsat Özbek, Zikri Sözer, Nurettin Santur, Cemil Akbulut, Asef Polattimur, Nurettin Çoban, Alaattin Santur, Koçali Sever, Turan Araslı, Abubekir Barın, Zeki Çilingir, Ekrem Saka, Hakkı Midilli, Abdullah Aktürk, Mehmet Balaban, Mansur Özden, Alaattin Bozo, Alaattin Heme, İbrahim Kahveci, Mehmet Şık, Köksal Haşlak, Mehmet Ertaç, Gazi Gider, Şehit Halil Türkoğlu, Talip Yeşil, Hilmi Oruç, Hilmi Türkmen, Mahmut Kırtan,Hükmü Dinçer, Mehmet Oruç.
Haber: Murat Okutmuş
İkinci sıradaki dede. Benmde dedemi hatırladığım tek mekan. Kim organize etmişse helal olsun..