Tüketici birliklerinden son zamanlarda artan dolandırıcılık yöntemlerine karşı uyarı üstüne uyarı yapılırken dolandırıcılar ise kendilerine yeni gelir kapıları bulmak için adeta fırsat kolluyor. Dolandırıcıların son yöntemi teknolojinin gelişimi ile dahil olduğumuz hesaplara erişim sistemlerin güvenliğini sorgulatacak türden. Yöntemin son kurbanları ise İstanbul ve Gaziantep'ten. Peş peşe yaşanan iki dolandırıcılık vakasında İstanbul'daki vaka ucuz atlatılırken, Gaziantep'teki ise 150 bin TL'lik mağduriyet ile sonuçlandı.
UCUZ ATLATTI
GSM BAYİSİNDE GERÇEĞİ ÖĞRENDİ
Ancak Gaziantep'in Şehitkamil ilçesinde yaşayan Mehmet Mutlu Azgın bu kadar şanslı değildi. Durumu geç fark eden Azgın GSM hatında bir sorun yaşanması üzerine, hattının ait olduğu iletişim merkezine başvuruda bulunduğunda gerçeği öğrendi.
150 BİN TL'LİK MAĞDURİYET
Konu ile ilgili yenisafak.com'a konuşan Tüketiciyi Koruma Derneği (TÜKODER) Genel Başkanı Aziz Koçal, kimlik fotokopileri ve GSM bayilerine dikkat çekti.
ŞİKAYETLER GELİYOR
Vatandaşların iş ve işlemleri nedeniyle bir çok yere kimlik fotokopisi verdiğini ve bazı kişilerin bu kimlik fotokopilerini belli menfaatler karşılığında dolandırıcılara verdiğine vurgu yapan Koçal, Bazen de merdiven altı dediğimiz, yetkili gibi görünen ama aslında herhangi bir yetkisi olmayan GSM bayileri adı altında faaliyet gösteren, yerlerinde bu bilgileri kullandığı şikayetlerinin kendilerine ulaştığını söyledi.
YENİ SIM KART İLE TEK KULLANIMLIK ŞİFRE
Dolandırıcıların bu şekilde elde ettiği kimlik bilgileri ya da fotokopisiyle GSM operatörüne başvurup, söz konusu telefon numarası için yeni bir SIM kart çıkarttığını, sonrasında ise çıkartılan SIM karta SMS'le gelecek tek kullanımlık şifreyi kullanıp, internet bankacılığı üzerinden hesabı boşalttığını belirten Koçal, 'Mağdurlar durumu fark edene kadar iş işten geçmiş oluyor.' dedi.
GSM BAYİLERİ KİMLİĞİN ASLINI İSTEMELİ
KİMLİK FOTOKOPİSİ UYARISI: MUTLAKA YAZIN
YARGI KARARI VAR; BANKALAR DA SORUMLU
''Davacıya ait mevduat, davalı bankaya karşı gerçekleştirilen sahtecilik işlemi ile hesaplardan çekilerek başka hesaplara havale edildiği Bu durum davalı bankayı aldığı mevduatı iade etme yükümlülüğünden kurtarmayacağı gibi, ispat yükü kendisinde olan davalı banka, davacıya vermiş olduğu şifre ve parolaların davacının kusuru ile üçüncü kişilerce ele geçirildiğini de kanıtlayamamıştır. Bu itibarla, somut olayda davacıya atfedilecek her hangi bir kusurun ispat edilememesi sebebiyle tüm kusurun davalı bankada olduğunun kabulüyle sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği” yönünde hüküm altına alınmıştır.'