ANASAYFA arrow right Güncel

Çoklu Baro teklifi Genel Kurul’da: 3 partiden muhalefet şerhi

Çoklu Baro teklifi Genel Kurul’da: 3 partiden muhalefet şerhi
YAYINLAMA: 08 Temmuz 2020 / 17.36
GÜNCELLEME: 08 Temmuz 2020 / 17.36
Bugün TBMM Genel Kurulu gündemine alınan baroların yapısının değiştirilmesine ilişkin yasa teklifine CHP, HDP ve İYİ Parti muhalefet şerhi koydu: "Siyasi bölünmelere doğal zemin."

TBMM Adalet Komisyonu'nda kabul edilerek, bugün Genel Kurul gündemine alınan baroların yapısının değiştirilmesine ilişkin yasa teklifine CHP, HDP ve İyi Parti muhalefet şerhi koydu.

CHP'nin muhalefet şerhinde AKP'nin barolarla ilgili "siyaset yapıyorlar" eleştirisinin gerçeği yansıtmadığı, aslında "çoklu baro" uygulamasının avukatlar arasında siyasi bölünmelere doğal zemin hazırlayacağı savunuldu.

HDP'nin muhalefet şerhinde, "çoklu baro" teklifinin altında, iktidarın "yargıya ayar verme" amacının yattığı belirtildi. Baroların TBB'deki delege sayılarına ilişkin yapılan değişikliğin eşitsizliğe yol açacağı ve "azınlığın çoğunluğa tahakkümü" sonucu doğuracağı söylendi.

İyi Partili üyeler ise muhalefet şerhinde, baroların "kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşu" olduğunu anımsatarak, çoklu baro sisteminin "devletin üniter yapısına aykırı olduğu" savundu. Getirilmek istenen sistemin devlet kurumu yapısı ile uyuşmayacağı kaydedilerek, "’Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet' sloganını benimseyen iktidar partisinin ‘Çoklu Baro’ sistemini savunması tezat oluşturmaktadır" ifadelerine yer verildi.

CHP’nin şerhi: Yüzde 34'le yüzde 67'yi temsil etti

Yasa teklifinin gerekçesinde, çoklu baro düzenlemesine, baro yönetimlerinin temsil oranının düşük olmasının gösterildiğine dikkat çeken CHP'li komisyon üyeleri, buna AKP'nin ilk iktidara geldiği 2002'de aldığı oy oranı ile yanıt verdi:

"Ankara Barosu'nun mevcut yönetimi oyların yüzde 70'ini alarak işbaşı yapmıştır. İşlerine gelince temsilde adaleti diline dolayanların geçmişlerinin hiç de temiz olmadığı bir gerçektir.

“AKP'nin katıldığı ilk seçim hatırlanacağı üzere 3 Kasım 2002 tarihli genel seçimlerdir ve bu seçimlerde aldığı oy oranı yüzde 34,28'di. Fakat Meclis'teki temsil oranı yüzde 67,1'di. AKP, yüzde 34 oyla normalde 188 milletvekili alması gerekirken, 363 milletvekili elde etmişti. Yani, 175 milletvekili hak edilmeden AKP hanesine yazılmıştı."

"Tunceli ile İstanbul eşitlenecek"

Türkiye Barolar Birliği'nin delegasyon oluşumunun da temsilde adalet ilkesini zedeleyeceği vurgulanan muhalefet şerhinde, asıl amaçlananın "iktidara bağımlı olmayan" Ankara, İstanbul ve İzmir barolarını zayıflatmak olduğu kaydedildi.

Teklif ile 99 üyeli baro ile 9 bin 999 üyeli baronun TBMM Genel Kurulu'na aynı sayıda üye göndereceğine işaret edilerek, " Bu çarpık ve çarpılmış anlayışa göre; son nüfus sayımında 84 bin 600 kişi ile Türkiye'de en az kişinin yaşandığı il olan Tunceli ile 15 milyon 519 bin 267 kişiyle en kalabalık nüfusa sahip il olan İstanbul'un milletvekili sayısını eşitlemek gerekecektir" ifadeleri kullanıldı.

“Kandırıldık” telafi etmeyecek

Düzenlemenin Fethullah Gülen yanlılarının "yarım kalan projesi" olduğu kaydedilen muhalefet şerhinde "İktidarın, bu düzenleme nedeniyle gelecek yıllarda ezberindeki 'kandırıldık' ifadesini kullanması kesindir ancak yargı sistemi, hukuk devleti ilkesi ve demokraside açılacak telafisi güç gedikler, 'kandırıldık' sözüyle telafi edilemeyecek kadar büyüklük olacaktır" görüşüne yer verildi.

Baroların görev ve yetkilerinin Anayasa'nın "kamu kurum niteliğindeki meslek kuruluşu olduğu belirtilerek, düzenlemenin Anayasa'nın 135. maddesine aykırı olduğu vurgulandı.

HDP’nin şerhi: Azınlığın çoğunluğa tahakkümü

HDP’nin muhalefet şerhinde ise şu ifadeler öne çıktı:

“Türkiye'deki avukatların yüzde 60'ına yakınını bünyesinde barındıran üç büyük il barosunun Türkiye Barolar Birliğindeki temsilini yüzde 10'un altına çekecek bir düzenlemenin bu temel ilkelerle bağdaşmayacağı açıktır.

“Sonuç olarak; bu teklif gündeme gelmesine yol açan siyasal olaylar, getiriliş usulü, gerekçesi ve düzenleme biçimi itibariyle Anayasa ile bağdaştırılması güç bir tekliftir, bunun da ötesinde teklif ile kamu yararı amacının güdüldüğünü söylemek de zordur. Bütün bu nedenlerle bu kanun teklifi; Anayasanın 2. 9. 10. 11. 67. ve 135 inci hükümlerine, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6 ıncı maddesine aykırılık içermektedir.”

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *